10 Haziran 2016 Cuma

Takım Analizi: Avusturya


        Avrupa Futbol Şampiyonası Elemelerinde G Grubu'nda yer alan Avusturya çok iyi performans sergileyerek grubu Rusya'nın 8 puan önünde 1. sırada bitirdi ve Avrupa Şampiyonsı'na 2. kez katılma başarısı gösterdi.

        G Grubu'nda Rusya, İsveç, Karadağ, Lihtenştayn ve Moldova ile mücadele eden Avusturya, 10 maçta; 9 galibiyet, 1 beraberlik aldı ve elemeleri namağlup tamamladı. 22 gol atarken, kalesinde 5 gol gördü. Ayrıca grup maçlarında İngiltere'nin ardından en çok galibiyet alan 2. takım oldular.

        EURO 2016'ya hazırlık sürecinde; Arnavutluk, Türkiye, Malta ve Hollanda ile karşılaşan Arnavutluk, 2 galibiyet 2 yenilgi aldı.

Kadro
Kaleci: Robert Almer (Austria Wien), Heinz Lindner (Eintracht Frankfurt), Ramazan Özcan (Ingolstadt)

Defans: Aleksandar Dragovic (Dinamo Kiev), Christian Fuchs (Leicester City), Martin Hinteregger (Borussia Mönchengladbach), Florian Klein (Stuttgart), Sebastian Prödl (Watford), Markus Suttner (Ingolstadt), Kevin Wimmer (Tottenham).

Orta Saha: David Alaba (Bayern Münih), Julian Baumgartlinger (Mainz 05), Martin Harnik (Stuttgart), Stefan Ilsanker (Leipzig), Jakob Jantscher (Luzern), Zlatko Junuzovic (Werder Bremen), Marcel Sabitzer (Leipzig), Alessandro Schopf (Schalke 04), György Garics (Darmstadt).

Forvet: Lukas Hinterseer (Ingolstadt), Rubin Okotie (1860 Münih), Marko Arnautovic (Stoke City), Marc Janko (Basel)

        Teknik direktör Marcel Koller'in kale için tercihini Robert Almer'den yana kullanacağını düşünüyorum. Almer'in önündeki 4'lüden 3'nün yeri garanti. Sol bek Christian Fuchs, sağ bek Florian Klein ve stoper Aleksandar Dragovic. Aleksandar Dragovic ile tandemi oluşturacak isim konusunda zorlanacağını düşünüyorum. Martin Hinteregger mi, Sebastian Prödl mü yoksa Kevin Wimmer mi? Bekleyip göreceğiz ama sanki Martin Hinteregger formaya bir tık daha yakın gibi.

        Defansın önünde Julian Baumgartlinger ve ''joker'' David Alaba merkezi savunacak. Sağ kanatta Martin Harnik, sol kanatta Marko Arnautovic, merkez ikilinin önünde Zlatko Junuzovic'i görmemiz yüksek ihtimal. Forvette ise bu sezon Basel'de iyi bir sezon geçiren eski Trabzonsporlu Marc Janko formaya en yakın isim.

Artıları / Eksileri
        Grupta aldıkları galibiyetler, attığı goller, sadece yenilen 5 gol ve sonucunda 8 puan farkla direkt şampiyonaya katılma. Bunun için müthiş bir özgüven ve performans ile turnuvaya geliyorlar. Avusturya'nın özellikle isim konusunda belli oturmuş bir yapısı var, ayrıca kanatların Marc Janko ile uyumu (en azından grup aşamasında) dikkat çeken diğer noktaydı.

        Gruplarda gösterilen iyi performansa rağmen özellikle turnuvaya hazırlık sürecinde oynanan hazırlık maçlarında Avusturya pek iyi sinyaller vermedi. Mesela bu tür durumlar ''tecrübe'' ile üstesinden gelinebilir ancak turnuva tecrübesizliği de onlarda mevcut. Ayrıca kalecileri de diğer mevkilere nazaran zayıf.


Kilit Oyuncular ve Yıldız Adayı
        Tabi ki David Alaba özellikle takım bazında tecrübesinden dolayı, teknik direktörün sahadaki en büyük yardımcısı olacak. Ancak; Marko Arnautovic, Marc Janko ve Aleksandar Dragovic gibi isimlerin de performansı oldukça önemli.

        Şans buldukları takdirde Alessandro Schöpf ve Marcel Sabitzer takımın yıldız adayları olabilirler. Özellikle bu ikilinin bu sezon gösterdiği performans harikaydı ve ikisi de henüz 22 yaşında. Forma giydikleri dakikalarda fark yaratma olasılıkları yüksek.

Genel Bakış
        Yukarıda belirttiğim gibi büyük bir özgüvenle turnuvaya geliyorlar. Birçok kişi de grup aşamasında gösterdikleri performans nedeniyle onları sürpriz yapabilecek takımlar arasında gösteriyor. Bu özgüven onlarda ters de tepebilir, çoğu kişinin beklediği gibi sürpriz takım sıfatını da kazandırabilir. Daha net konuşmak gerekirse gruptan çıkabileceklerini düşünüyorum, daha da ileriye gitme potansiyeline sahipler ama bunun için net konuşmak zor.

Hazırlayan: Muhammed EKTİ

        Avrupa Futbol Şampiyonası Elemelerinde G Grubu'nda yer alan Avusturya çok iyi performans sergileyerek grubu Rusya'nın 8 p...

Takım Analizi: Portekiz


        Avrupa Şampiyonası Elemeleri’nde I Grubu’nda yer alan Portekiz, Arnavutluk, Danimarka, Sırbistan ve Ermenistan ile mücadele etti. Elemelere evinde Arnavutluk mağlubiyeti ile başlayan Portekiz, bu yenilgiden sonra bütün maçlarını kazandı ve büyük bir galibiyet serisiyle turnuvaya katılmaya hak kazandı.

        Portekiz Avrupa Şampiyonası’nda F Grubu’nda yer alıyor. Macaristan, Avusturya ve İzlanda ile gruptan çıkabilmek için mücadele edecekler. Portekiz, Avrupa Şampiyonası’nda 3 kez yarı final, 1 kez final oynadı fakat henüz turnuvayı kazanamadı. Kupayı kazanamadan en fazla yarı final oynama ünvanı da onlara ait. Bu sefer şeytanın bacağını kırabilecekler mi göreceğiz.

Kadro
        Portekiz’e son zamanlarda yapılan eleştirilerin çoğu aynı. Kanat oyuncuları çok iyi fakat savunma ve takımın diğer kısımları vasat durumda. Bu eleştiri, turnuva öncesinde de yapılıyor.

        Portekiz’in turnuvada ‘1’ numarası Rui Patricio olacaktır. Eduardo ve Anthony Lopes, kulübede şans bekleyecek isimler. Savunmada ise Pepe- Carvalho tandemi olacak. Fenerbahçe’den ayrılan Bruno Alves stoper yedeği olur turnuvada. Bekler ise hücumu seven ve bol bol rakibi zorlayacak isimler. Özellikle Eliseu, bu turnuvada göze çarpacaktır.

        Orta sahada William Carvalho, Moutinho ve Renato Sanches bol bol şans bulacaktır. Andre Gomes, Danilo gibi alternatifler de mevcut. Portekiz orta sahası topu ileriye taşımakta başarılı olacaktır fakat asıl zorlanacakları bu orta sahanın savunma kısmı. Kırılgan yapıları olabilir ve bu durum turnuvada canlarını yakar.

        Forvet hattında ise tabii herkes Cristiano Ronaldo’ya bakacak. Bu takımın her şeyi. Dünya’nın en iyi futbolcularından olan Ronaldo, kariyerindeki eksik parçalardan birisini tamamlamak isteyecektir. Nani ve Quaresma, kanatlarda Ronaldo’ya yardımcı olacaktır fakat santrafor eksikliği yine göze çarpıyor. Ronaldo’yu bu turnuvada forvetin en ucunda görürsek kimse şaşırmasın.

Portekiz Milli Takımı'nın kadrosu şu şekilde;

Kaleci: Rui Patrício, Anthony Lopes, Eduardo.
Defans: Vieirinha, Cedric, Carvalho, Bruno Alves, Pepe, José Fonte, Eliseu, Raphaël Guerreiro
Orta saha: William Carvalho, Danilo, Joao Mário, Adrien Silva, Andre Gomes, Joao Moutinho, Renato Sanches.
Forvet: Cristiano Ronaldo, Rafa, Quaresma, Eder, Nani.

        Bruno Alves, Fenerbahçe’den ayrıldı fakat Fenerbahçe’den Nani ve Beşiktaş’tan Quaresma'nın kadroda olması Portekiz'in ülkemizde de ilgiyle izlenmesini sağlayacaktır.


Kilit Oyuncular ve Yıldız Adayı
        Portekiz’in en büyük kilit oyuncusu daima Cristiano Ronaldo! Ronaldo, takımı kendi seviyesine çıkarıp başarıya ulaşmak isteyecektir. Forvetin ve savunmanın, Ronaldo’nun seviyesinde olmaması senelerdir eleştiriliyor bakalım bu sefer nasıl olacak. Ronaldo ile ilgili söylenecek çok fazla şey yok. Takımın her şeyi. Ronaldo’nun yanında bence Quaresma ve Pepe’nin performansı kritik olacaktır. Savunmada sempatiyle bakılmasa da Pepe’nin görevi önemli. Savunmayı toparlamak Pepe’ye, Ronaldo’ya yardım etmekte Q7’ye düşecek gibi.

        Portekiz’de yıldız adaylarım ise öncelikle Renato Sanches. Yaz döneminde yüksek bedel ile Bayern Munich’e transfer olan genç yıldız, bu turnuvada kendini iyice kanıtlamak isteyecektir. Yeteneği, fizik gücü muazzam. Bu turnuvada onu hayranlıkla izleyebiliriz. Diğer yıldız adayım ise Moutinho. Evet Moutinho, zaten kendini kanıtlamış bir oyuncu fakat ben onun bu turnuvada göstereceği performans ile daha iyi bir takıma gideceğini düşünüyorum. Oyun kurma da ve top taşımakta gerçekten usta.

Genel Bakış
        Portekiz, yıldız oyunculara ve genç yeteneklere sahip. Dünya’nın en iyi oyuncularından bir tanesi ellerinde mevcut. Fakat ben bunların turnuvaya kazanmak için yeterli olmayacağı görüşündeyim. Turnuvada nereye kadar gidebilirler bilmiyorum ama benim favorilerimden birisi değil Portekiz. Neler yapacaklar bakıp göreceğiz. Okuduğunuz için teşekkürler.

Hazırlayan: Berkay KÜÇÜK

        Avrupa Şampiyonası Elemeleri’nde I Grubu’nda yer alan Portekiz, Arnavutluk, Danimarka, Sırbistan ve Ermenistan ile mücadele etti....

Takım Analizi: İzlanda


        İzlanda üstüne çokça konuşulması gereken bir takım aslında. Tarihlerinin en parlak dönemini geçiriyorlar. 2000 yılından beri son derece planlı bir büyüme içerisindeydiler ve bunun ödülünü bu turnuva almak istiyorlar. İlk büyük turnuvaları olması da olaya farklı bir boyut katıyor. Bildiğiniz üzere bizim grubumuzdan geldiler. Selçuk İnan'ın muazzam frikik golü belki de hayatımız boyunca hatırlatacak 2016 elemelerinde onlarla aynı grupta olduğumuzu. İzlanda gruba 3 maç 9 puanla başlarken bizi ve Hollanda'yı rahatlıkla mağlup etti. Katılmayı garantileyip son maçlarda rehavete kapılmasalardı grup birincisi olacaklardı ama ikinci tamamladılar. Onların bu ekstra formu belki de Sneijder, Van Persie, Depay gibi yıldızların turnuvayı evinden izlemesinin en büyük sebebi.

Kadro
        Bu son Euro 2016 yazımda İzlanda'yı yorumlamak gerçekten kolay olmayacak. İsimleri bırakın yazarken, okurken bile birbirine karıştırabiliyorsunuz. Bu telaffuzu zor takımın kalesini 32 yaşındaki tecrübeli eldiven Haldarsson koruyacak. Defans dörtlüsünde çok enteresan bir durum var. Sadece bu turnuvanın değil tüm büyük turnuvaların en yaşlı defans hatlarından biri diyebilirim. Ragnar Sigurdsson, Skulason, Arnason, Saevarsson dörtlüsü edindikleri tecrübeyle beraber agresyon problemleriyle de baş edebiliyorlar. Fiziksel olarak çok güçlüler ama ağır kalmaları da muhtemel.

        Orta sahaya geldiğimizde tabi ki gözümüze ilk çarpan isim halk kahramanı 10 numaraları Gylfi Sigurdsson. Onun üretkenliği takım için çoktan daha fazlasını ifade ediyor. En az onun kadar önemli bir diğer oyuncuysa Gunnarsson. Kendisi 26 yaşında ancak bu tecrübeli takıma 4 yıldır kaptanlık yapıyor. Doğal bir lider ve takım savunmasının saha içi lideri kesinlikle o. Sigurdsson ofansif olarak ne ifade ediyorsa Gunnarsson da defansif olarak aynı şeyi ifade ediyor. Diğer oyunculardan Gudmundson forvet oyuncularını destekleme konusunda önem arz ediyor ve iki pivot santraforla oynayan bir takım için onun ortaları büyük önem taşıyor. Son olarak orta sahada Bjornason'a değinmek istiyorum. Basel'de çok iyi bir sezon geçirmese de hem gol hem de asist katkısı verebilecek bir oyuncu.

        İleride yıpratıcı bir forvet ikilisiyle karşılaşıyoruz. Sigthorsson Ajax'ta geçirdiği güzel günlerin çok uzağında. Nantes'ta bir türlü istediği formu yakalayamadı ancak şunu unutmamak lazım ki o hala bu takımın en büyük gol umudu. Bu turnuva yanında 24'lük Bödvarsson'u izleyeceğiz.1,90 boyundaki oyuncu kendisi çok golcü bir oyuncu olmasa da Sigthorsson ve Sigurdsson'a eksta alan sağlıyor ve pozisyona girmelerini ciddi anlamda kolaylaştırıyor. Eidur Gudjohanssen, 38 yaşında olsa da ülke tarihinin en popüler oyuncusu. Onun hem saha içi hem saha dışı liderliği takım için çok önemli.

Artıları / Eksileri
        Öncelikle en büyük artıları turnuvanın en zayıf grubuna düşmüş olmaları. İyi bir jenerasyon yakaladılar. Adeta planlı bir yetiştirilme var ortada ve tabi ki bu takdire şayan. Uzun yıllardır bir arada oynuyorlar ve birbirlerini tanıyorlar. Yükselen bir grafikleri var. Halkın gözünde kahraman gibiler, bu saygının hakkını vermeyi çok istiyorlar Takım savunması konusunda çok iyiler. Onları yenmek hiçbir takım için kolay olmayacak.

        Eksilere geniş bir kadroları olmamasıyla başlarız tabi. Belli bir 11'leri var ancak bu oyuncuların çoğunun yeterli düzeyde bir alternatifi yok. Sigurdsson ve Gunnarsson gibi kilit oyuncuların yerini dolduramazlar bir sakatlık halinde. Turnuva tecrübeleri yok, bu onlar adına bir mühim bir eksi. Gylfi hariç kulüp kariyerinde sınırları zorlayan bir oyuncuları yok.


Kilit Oyuncular ve Yıldız Adayı
        Gylfi Sigurdsson İzlanda için her şey demek. Atağa çıkarken her top onun ayağına bir şekilde geliyor. Elemelerde en çok golü atan isim oldu. Organizasyon tamamen ondan sorulacak. Tottenham ve Swansea'de yakaladığı iyi formun daha bile fazlasını veriyor milli formayla.

        İzlanda takımında bir yıldız adayı yok maalesef. Yine de 24'lük santrafor Bödvarsson'dan bahsedebiliriz biraz. Kaiserslautern'de forma giyen oyuncu 1.90 boyunda ve kafa toplarında çok etkili. Eğer İzlanda grup aşamalarını geçecek bir performans sergilerse onun için de fırsat kapıları açılacaktır

Genel Bakış
        İzlanda grupta Macaristan'dan daha fazla şansa sahip diyebilirim. Diğer üç takım arasındaysa her türlü sürprize hazır olmak lazım. İzlanda grup sonrası ne yapar bilemem ama bu kadar karışık bir grupta birinci de olsalar, sonuncu da beni şaşırtmazlar.

Hazırlayan: Utku YÜCEL

        İzlanda üstüne çokça konuşulması gereken bir takım aslında. Tarihlerinin en parlak dönemini geçiriyorlar. 2000 yılından beri son ...

9 Haziran 2016 Perşembe

Takım Analizi: Macaristan

        Dünya Kupası’na daha önce 9 kez katılan Macaristan, Avrupa Şampiyonalarında aynı başarıyı gösteremedi. Avrupa Şampiyonalarına daha önce 2 kez (1964 ve 1972) katılan Macarlar, 2016 Fransa’yla birlikte 44 yıl aradan sonra bir Avrupa Futbol Şampiyonasında boy gösterecekler. 1986’da katıldıkları Dünya Kupası’ndan bu yana da ilk kez büyük bir turnuvaya katılacaklar.

        F Grubu'nu Kuzey İrlanda ve Romanya’nın ardından üçüncü sırada tamamlayan Macaristan, Türkiye’nin en iyi üçüncülüğü kapmasının ardından play-off maçı oynamak zorunda kaldı. Play-off’ta Norveç’i her iki maçta da mağlup eden Macarlar, geç de olsa Fransa vizesini kapmayı başardı.

Kadro
        Çoğunlukla kendi liginden, Balkan ülkelerinde ve Bundesliga’da top koşturan oyunculardan oluşan Macaristan kadrosunda bize en tanıdık isim Bursaspor forması giyen Balazs Dzsudzsak. Takımın diğer tanınan ve önemli isimleri arasında, bir dönem Eskişehirspor’a kiralanan ancak hiçbir resmi maçta oynamadan takımda ayrılan Akos Elek, Fulham’da oynadığı dönemde takımın değişilmez orta sahalarından biri olan Zoltan Gera, Hannover’de forma giyen golcü Adam Szalai ve kariyeri son dönemde düşüşte olan ve şu anda Katar’da oynayan Krisztian Nemeth bulunuyor.
     
        Macaristan milli takımını 53 yaşındaki Bernd Storck çalıştırıyor. İlk defa uluslararası bir turnuva tecrübesi yaşayacak olan Alman teknik adam, görev aldığı takımları defansif bir anlayışla sahaya sürmesiyle tanınıyor.

Kaleciler: Gabor Kiraly (Haladas), Denes Dibusz (Ferencvaros), Peter Gulacsi (Leipzig)

Savunma: Attila Fiola (Puskas Akademia), Barnabas Bese (MTK), Richard Guzmics (Wisla Krakow), Roland Juhasz (Videoton), Adam Lang (Videoton), Tamas Kadar (Lech Poznan), Mihaly Korhut (Debrecen)

Orta Saha: Adam Pinter (Ferencvaros), Gergo Lovrencsics (Lech Poznan), Akos Elek (Diosgyor), Zoltan Gera (Ferencvaros), Adam Nagy (Ferencvaros), Laszlo Kleinheisler (Werder Bremen), Zoltan Stieber (Nürnberg)

Forvet: Balazs Dzsudzsak (Bursaspor), Adam Szalai (Hannover 96), Krisztian Nemeth (El-Gharafa), Nemanja Nikolic (Legia Varşova), Tamas Priskin (Slovan Bratislava), Daniel Böde (Ferencvaros)

Artıları / Eksileri
        Genellikle 4-3-3 düzeniyle sahaya çıkan Macaristan’ın en güvenilir özelliği savunma anlayışı. Alman teknik adam Bernd Storck, takımını sahaya öncelikle gol yememe prensibiyle çıkarıyor. En iyi üçüncülük biletini kaybettikleri sıra dışı günde oynadıkları son Yunanistan maçını bir kenara koyarsak, yeşil-kırmızılılar eleme grubunda art arda oynadığı 5 maçta kalesini gole kapatmayı başararak önemli bir savunma performansı sergiledi.

        Takımın tecrübe olarak da önemli isimlere sahip olduğunu belirtmemiz gerek. İngiltere Premier Lig tecrübesi olan 37 yaşındaki Zoltan Gera ve sıra dışı tarzıyla tanınan 40 yaşındaki "pijamalı kaleci" Gabor Kiraly takımın ağabeyleri.

        Takımın en büyük sıkıntısı gol yollarında. Ofansif anlamda yaratıcı oyuncu sıkıntısı çeken Macarlar, eleme gruplarında Fransa bileti alan takımlar arasında en az gol atan takımlardan biri oldu. Ayrıca Euro 2016’ya katılma hakkı kazanan takımlar arasında da en düşük gol averajına sahip olan takım da yine onlardı.


Kilit Oyuncular ve Yıldız Adayı
        Takımın kilit oyuncusu ilerlemiş yaşına rağmen Zoltan Gera. Ancak Gera’nın ilerlemiş yaşı nedeniyle takımın yaşayacağı dinamizm ve enerji sorunu nedeniyle yanında orta sahada görev alan Akos Elek ve Balazs Dzsudzsak gibi isimlerin mutlaka takıma ivme kazandırması gerekiyor.

        Ofansif olarak sınırlı bir kapasiteye sahip olan Macarların en büyük gol ümidi, kariyeri son yıllarda büyük bir düşüşte olan Krisztian Nemeth. Liverpool ve Olmypiakos’taki şanslarını iyi değerlendiremeyen Nemeth, hızı, tekniği ve uzun mesafeli golleriyle öne çıkan bir oyuncu.

        Takımın en genç ismi 21 yaşındaki Adam Nagy. Ülkesinde Ferencvaros forması giyen Nagy, eleme grubu maçlarında orta sahada önemli bir rol üstlendi. Nagy’nin haricinde Werder Bremen’de oynayan 22 yaşındaki Laszlo Kleinheisler de yıldız adayı olmasa da ülkenin potansiyelli gençlerinden. Orta sahanın her bölgesinde oynayabilen Laszlo, alt yaş gruplarından itibaren düzenli olarak milli takım forması giyen bir oyuncu.

Genel Bakış
        Portekiz’in favori olduğu F Grubu'nda, aynı zamanda Avusturya ve İzlanda’yla mücadele edecek olan Macaristan, gruptaki ilk maçını Avusturya ile oynayacak. Tarihsel olarak birbirlerine çok yakın ve benzer olan bu iki takımın mücadelesi, grup ikinciliği için belirleyici olacak.

Hazırlayan: Anıl YAZAR

        Dünya Kupası’na daha önce 9 kez katılan Macaristan, Avrupa Şampiyonalarında aynı başarıyı gösteremedi. Avrupa Şampiyonalarına daha...

Takım Analizi: Belçika


        Belçika, Avrupa Futbol Şampiyonası'nda İtalya, İsveç ve İrlanda Cumhuriyeti'nin bulunduğu E Grubu'nda yer alacak. Marc Wilmots yönetimindeki Belçika, elemelerde Galler, Bosna Hersek, İsrail, Kıbrıs Rum Kesimi ve Andorra'nın bulunduğu B Grubu'nda mücadele etti. Elemelerde 7 galibiyet, 2 beraberlik, 1 mağlubiyetle 23 puan toplayan Belçika, hem doğrudan Euro 2016 biletini kaptı hem de tarihinde ilk kez FIFA Dünya Sıralamasında birinci sırada yer aldı.

        Ülke sıralamasında en tepeye çıkmak, uzun zamandır yatırımlar yapan ve oyuncularını çok iyi geliştiren Belçika için büyük bir ödül oldu.

Kadro
        Belçika, herkesin beğeniyle izlediği ve turnuvada başarı beklediği bir ekip. Kadroları da gerçekten insanı heyecanlandırıyor. Hem genç olmaları hem de bu oyunu çok iyi oynamaları nedeniyle her ülkeden taraftara sahipler.

        Belçika’nın kalesi turnuvada emin ellerde. Dünyanın en iyi file bekçilerinden olan Courtois, Belçika’nın ‘1’ numarası olacak. Belçika’nın her bölgede yıldız çokluğu kalede de geçerli. Mignolet, Courtois’in yedeği olacak ve kulübede şans bekleyecek.

        Belçika savunma ise belki de bu kadronun tek zayıf yanı olarak gösterilebilir fakat zayıf gösterilen bölge bile yıldızlar ile dolu. Genç oyuncular ile tecrübeli isimlerin birleştirildiği savunmada kaptan Kompany kesinlikle aranacaktır. Sakatlığı nedeniyle Kompany turnuvada yok ve bu bir güç kaybına sebep olabilir.

        Orta sahada Witsel, Nainggolan, Fellaini gibi o bölgeyi domine edebilecek oyunculara sahipler. Ben Belçika’dan 4-3-3 taktiği ile sahaya çıkmasını bekliyorum. Çok etkili merkez oyuncuları ve kanat oyuncularına sahip olmaları böyle düşünmemin en büyük sebebi.

        Forvette ise taraflı tarafsız herkesi heyecanlandıran bir tablo var. Benteke, Lukaku, OrigiBatshuayi gibi yıldız oyuncular turnuvada Belçika’nın gol ayakları olacak.

Belçika Milli Takımı Teknik Direktörü Marc Wilmots'un Euro 2016 için belirlediği 23 kişilik nihai kadro şöyle:

Kaleci: Thibaut Courtois (Chelsea), François Gillet (Mechelen), Simon Mignolet (Liverpool)

Defans: Toby Alderweireld (Tottenham), Laurent Ciman (Montreal Impact), Jason Denayer (Galatasaray), Christian Kabasele (Genk), Jordan Lukaku (Oostende), Thomas Meunier (Club Brugge), Thomas Vermaelen (Barcelona), Jan Vertonghen (Tottenham)

Orta Saha: Mousa Dembele (Tottenham), Marouane Fellaini (Manchester United), Radja Nainggolan (Roma), Axel Witsel (Zenit), Yannick Ferreira Carrasco (Atletico Madrid), Kevin De Bruyne (Manchester City),  Eden Hazard (Chelsea), Dries Mertens (Napoli)

Forvet: Michy Batshuayi (Marsilya), Christian Benteke (Liverpool), Romelu Lukaku (Everton), Divock Origi (Liverpool)

Artıları / Eksileri
        Belçika’nın turnuvada en büyük artısı birlikte oynamaya çok alışmış, yetenekli oyuncu havuzu olacaktır. Her mevkii de her bölgede yıldız ve yetenekli isimlere sahipler. Hazard, De Bruyne, Lukaku gibi bir hücum gücüne ve Nainggolan gibi orta sahayı iki yönde de domine eden bir oyuncuya sahipler. Toparlayacak olursak Belçika, çok iyi bir kadroya sahip ve bu kadro küçük yaşlardan beri birbiriyle oynamaya alışmış bir takım.

        Belçika’nın turnuvada eksiği ise tecrübe olabilir. Herkes merakla onlardan iyi sonuç beklerken bu durum onlarda baskı yaratabilir ve turnuva tecrübesi çok olmayan bu kadro bunu aşamayabilir.


Kilit Oyuncular ve Yıldız Adayı
        Belçika, birbirinden yetenekli oyunculara sahip olabilir ama bu takımın bana  en kilit oyuncuları Hazard, De Bruyne, Nainggolan ve Lukaku. Nainggolan tercihi belki şaşırtabilir ama savunmaya ve hücuma aynı seviyede katkı verebilmesi onu vazgeçilmez bir isim yapıyor. 2010 Dünya Kupası öncesinde Maradona, Arjantin Milli Takımı’nda kadroya ilk yazdığım isim ‘‘Mascherano’’  demişti. Aynı durum Belçika kadrosunda da geçerli. Lukaku, gol yollarında en büyük silah olacak. De Bruyne ve Hazard da takımın hücumdaki beyinleri olacaktır.

Genel Bakış
        Belçika, büyük yetenekleriyle, yıldız oyuncularıyla bu turnuvada iyi sonuç alacaktır. Eksileri kısmında değindiğim gibi turnuva tecrübesi eksikliği olabilir ama son Dünya Kupası’nda  tecrübe edindiler. Yeterli seviyede tecrübe olmayabilir ama en azından ayakları daha sağlam yere basacaktır. Ben Belçika’dan gruptan çıkıp, iyi bir sonuç almalarını bekliyorum. İyi sonuçta yanılabilirim ama emin olduğum bir konu var; Belçika’nın maçları çok keyifli geçecek. Okuduğunuz için teşekkür ederim

Hazırlayan: Berkay KÜÇÜK

        Belçika, Avrupa Futbol Şampiyonası'nda İtalya, İsveç ve İrlanda Cumhuriyeti'nin bulunduğu E Grubu'nda yer alacak.   M...

8 Haziran 2016 Çarşamba

Takım Analizi: İrlanda

        En güçlü grubun en zayıf halkası denilebilir onlar için. Diğer ekiplere göre birçok eksiği olsa da küçümsenmeyecek bir başarı gösterdiler turnuvaya kalarak. Elemelerde Almanya ve Polonya'nın gerisinde kaldılar ancak İskoçya'yı geçmeyi başararak 3. oldular. Play-off'da rakipleri Bosna Hersek oldu. Bosna maçlarda daha fazla atak bulan takım olsa da İrlanda bulduğunu attı, takımca kenetlendi ve 24 takım arasına yazdırdı ismini.

Kadro
        Kadro ile ilgili detayları okurken eğer futbolla ekstrem düzeyde ilgilenmiyorsanız birçok isim size yabancı gelebilir, doğaldır. Öncelikle kaleden başlayalım. Nesiller eskitmiş Shay Given artık yavaş yavaş formayı bırakıp yedek kulübesine çekildi. Randolph kalesini koruyacak isim olacak büyük ihtimalle ve söylemek lazım ki Randolph'a gerçekten çok iş düşecek.

        Defans hattında Manu'dan iyi tanıdığımız 35'lik John O'Shea liderliği üstleniyor. Hala Premier Lig seviyesinde oynayabiliyor ve tecrübesi rakip hücumlarını durdurma konusunda mutlak önem arz ediyor. Keogh ve Ward stoper olarak O'Shea'ye partner olması en muhtemel isimler. Bekler konusu nispeten daha şanslı oldukları bir konu diyebilirim. Coleman yıllardır Everton'da bir standart yakaladı ve takımın vazgeçilmez parçalarından bir olmayı başardı. Onun hem defansif,hem ofansif katkısı İrlanda'nın fark yaratmasını sağlayabilir. Norwich forması giyen Robbie Brady İrlanda takımının en banko parçası belki de. Martin O'Neill ona bir çok farklı bölgede şans verse de formalardan birisi hep onun oldu elemeler boyunca. Turnuva süresince bek olarak izlememiz en büyük ihtimal tabi.

        Orta saha ikilisi yıllardır değişmiyor. Kazık çakmanın da ötesine geçti. Whelan-McCarthy ikilisi. Biri Stoke'da biri Everton'da çok temiz standartlar yakaladılar. Uyumları da doğal olarak yüksek seviyede. Son derece dirençli bir ikili olsalar da üretkenlik konusu soru işareti olacaktır. Onların önünde bu üretkenlik sıkıntısını gidermek için muhtemelen Hoolohan oynayacaktır. 34 yaşındaki oyuncu Norwich'de güzel işler yapsa da skor katkısı veren bir oyuncu olmaması belli bir seviyede tuttu onu hep. Walters, takımı gibi yaşını almış bir oyuncu o da. Stoke forması giyen 33 yaşındaki oyuncu Long dışında gol bulması en muhtemel oyuncu olabilir. Rakip stoperler Long'la uğraşırken onu gözden kaçırmamalı. Bir diğer kanta oyuncusu Hendrick yıllardır Derby Country'de oynasa da hala genç. Bir türlü beklenen patlamayı yapamasa da turnuvada fark yaratabilir.

        Shane Long için takımın yıldızı diyebiliriz. Gol yollarındaki tek bariz umutları. Martin O'Neill'ın kafasında muhtemelen iyi kapanıp takımca dikkatli savunup Long'u rakip savunmaların arkasına kaçırmak olacaktır. Eğer bir mucize olursa çok büyük ihtimalle bu Long'sayesinde olur. Kulübede bekleyen efsane Robbie Keane'e değinmeden geçmek de olmaz tabi. Artık 36 yaşında ve kariyerinin son demlerini Amerika'da keyif yaparak geçiriyor. Elemelerde çok fazla görev almasa da takımda mental liderliği ve abiliği için kadroda olması önemli.

Artıları / Eksileri
        Artıları saptarken zorlanmadığımı söyleyemem. Öncelikle son derece tecrübeli bir kadrolar. 30 yaş üstü bu kadar oyuncuya sahip başka bir takım yok. Bu tecrübe mutlaka özel bir farkındalık yaratacaktır. Yıllardır kadroları neredeyse hiç değişmedi. Yıllardır birbirleriyle oynuyorlar. Rakipleri onları hafife alacaktır ancak açılış maçları İsveç'le, ekstra motive olup alacakları sürpriz bir 3 puan onlara 3.lük kapılarını aralar. Martin O'Neill'ın çok tecrübeli bir teknik direktör olduğunu da eklemek gerek.

        Eksilere tabii ki yıldız oyuncu noksanlığıyla başlıyorum. Yıldız oyuncuyu geçelim, ona yakın bir şey de yok takımda. Fark yaratacak oyuncularının olmaması umutların minimuma inmesine sebep oluyor onlarla ilgili. Kadro kalitesi çok düşük, Championship seviyesinin üstünde çok az oyuncu var.


Kilit Oyuncular ve Yıldız Adayı
        Takımda yıldız oyuncu olmasa da buna en yakın isim Shane Long. Southampton forması giyen oyuncu gol yollarında takımın neredeyse tek ümidi. Fuleli bir oyuncu ve hem kanat olarak hem de santrafor olarak görev alabiliyor. Onun dinamizmi rakip takım hocalarının önlem alması gereken bir faktör.

        Çok açık ve net söylemem lazım ki İrlanda takımında herhangi bir yıldız adayı yok. Turnuvaya geldikleri 23 kişinin içerisinde en genci 24 yaşındaki Hendrick. Brady ve Hendrick kalbur üstü Premier Lig oyuncusu olabilirler tabi ki ekstra bir turnuva performansıyla ancak kadroda "bu çocuk olacak" diyebileceğimiz birisi bulunmuyor.

Genel Bakış
        Burada olmaları bile onlar için önemli bir başarı. Sıfır puanla sonuncu olmamaları benim gözümde başarı olur. Çok zor bir gruptalar. İlk maç İsveç'e bir sürpriz yapamazlarsa turnuva onlar için erkenden biter diyebiliriz.

Hazırlayan: Utku YÜCEL

        En güçlü grubun en zayıf halkası denilebilir onlar için. Diğer ekiplere göre birçok eksiği olsa da küçümsenmeyecek bir başarı göst...

Takım Analizi: İsveç


        Avrupa Futbol Şampiyonası Grup Elemelerinde G Grubu'nda; Avusturya, Rusya, Karadağ, Lihtenştayn ve Moldova ile aynı grupta yer alan İsveç, grupta oynadığı 10 maçta; 5 galibiyet, 3 beraberlik ve 2 yenilgi aldı. Grubu 3. bitirerek Play Off oynamya hak kazandı.

        Play Off'ta Danimarka ile eşleşen ve ilk maçı 2-1 kazanan İsveç, rövanşta 2-2 berabere kalarak Avrupa Futbol Şampiyonası'na üst üste 5, kez, toplamda 6. kez katılma şansı elde etti. Euro 2016'ya hazırlık sürecinde Ocak ayından bu yana tam 6 maçı yapan İsveç, sadece Türkiye'ye yenilirken; 3 beraberlik ve 2 yenilgi aldı.

Kadro
Kaleci: Andreas Isaksson (Kasımpaşa), Patrik Carlgren (AIK Solna), Robin Olsen (Kopenhag)

Defans: Ludwig Augustinsson, Erik Johansson (Kopenhag), Andreas Granqvist (Krasnodar), Pontus Jansson (Torino), Mikael Lustig (Celtic), Victor Lindelöf (Benfica), Martin Olsson ( Norwich City)

Orta saha: Jimmy Durmaz (Olympiakos), Albin Ekdal (Hamburg), Emil Forsberg (Leipzig), Kim Kallström (Grasshoppers), Oscar Hiljemark (Palermo), Oscar Lewicki (Malmö), Pontus Wernbloom (CSKA Moskova), Erkan Zengin (Trabzonspor), Sebastian Larsson (Sunderland)

Forvet: Zlatan Ibrahimovic (PSG), Marcus Berg (Panathinaikos), Emir Kujovic (Norrköping), John Guidetti (Celta Vigo)

        Yaklaşık 7 senedir İsveç Milli Takımı'nın başında bulunan teknik direktör Erik Hamren, hem eleme grubuplarında hem de play off müsabakasında 4-4-2'yi tercih etti. Haliyle hücumsal aksiyonların geneli kenar futbolcularından geliyor. Merkez orta sahayı sağlam tutan bir yapıya sahip olan İsveç, eline zor geçen fırsatları değerlendirmekte usta.

        Kaleci için tercih belli; Kasımpaşa formasıyla tanıdığımız tecrübeli eldiven Andreas Isaksson. Savunma 4'lüsünde Andreas Granqvist ve Mikael Lustig'in yeri banko olarak gözüküyor. Sol bek için Martin Olsson tercihi bir tık önde gözükse de özellikle bu sezon müthiş performans gösteren Lugwig Augustinsson'un forma şansı hiç de az değil. Andreas Granqvist ile stoper tandemini oluşturacak isim ise henüz net değil gibi gözüküyor fakat bu sezon Benfica'da iyi süreler alan Victor Lindelöf tercihinin savunma açısından daha dengeli seçim olacağını düşünüyorum. Sol kanatta İsveç'in çok şeyler beklediği Emil Forsberg, sağ kanatta ise Jimmy Durmaz olacak. Merkezde Kim Kallström ve Albin Ekdal isimleri olası duruyor. Forvette bir ikon, efsane isim Zlatan İbrahimovic olacak. Hemn yanındaki forma için en şanslı aday ise Panathinaikos ile başarılı bir sezon geçiren Markus Berg.

Artıları / Eksileri
        İsveç'in her zaman belli bir sistemi ve oyun yapısı vardır, bu oyun sistemine oldukça sadıklar. Ayrıca kendine denk ya da daha iyi ülkelerle oynadıklarında çok gol pozisyonuna girmeyen bir takım görüntüsünde olsalar da girdikleri gol pozisyonlarının skora yansımasında oldukça iyi durumdalar. Ayrıca Zlatan gibi oldukça büyük bir artıya sahipler.

        Ben defansif bölgedeki seçimlerine göre bir takım sıkıntılar yaşayacaklarını düşünüyorum. Beklerin hücuma çıkışında arkada bıraktıkları boş alanı değerlendirecek bir takım oldukça sıkıntı yaratır. Ayrıca Andreas Granqvist partneri belirleyici olacak. Söylediğim gibi bir sistemleri var bu sistemden koptukları an başlarına büyük dert açılabilir. Dikkatli olmaları gerek.


Kilit Oyuncular ve Yıldız Adayı
        Kilit oyuncu için başka seçenek düşünmeye bile gerek yok. Eleme gruplarında İsveç'in attığı 19 golün 11'ine sahip olan; idol, efsane Zlatan İbrahimovic performansıyla bu turnuvada da takımın kaderini belirleyecek.

        Yıldız adayı olarak gösterebileceğim 2 isim var. Birincisi tabi 1994 doğumlu sol bek Lugwig Augustinsson. Bu sezon ligde çok iyi performans gösterdi ve vitrinin üst sıralarında yerini aldı. Bu turnuva da şans bulduğu anda vitrinin üst basamaklarına kendini atabilir. Diğer isim ise Victor Lindelöf.

Genel Bakış
        İtalya ve Belçika gibi kupanın favorileri arasında gösterilen 2 takım ile aynı grupa olmak elbette büyük şanssızlık. En iyi üçüncüler kuralından gruptan çıksalar bile, bir yere kadar. Haliyle çok sürpriz beklemiyorum. En fazla bir tık ilerisi.

Hazırlayan: Muhammed EKTİ

        Avrupa Futbol Şampiyonası Grup Elemelerinde G Grubu'nda; Avusturya, Rusya, Karadağ, Lihtenştayn ve Moldova ile aynı grupta ye...

Takım Analizi: İtalya


        Tarihinde dokuzuncu kez Avrupa Futbol Şampiyonası’na katılacak olan İtalya’nın tek ve son Avrupa Şampiyonluğu’nun üzerinden 48 yıl geçti. 2000 ve 2012’de düzenlenen turnuvada final oynayan Gök Mavililer, elemelerde H Grubunu namağlup lider olarak tamamladı.

        2014 Dünya Kupası’nda Kosta Rika ve Uruguay’ın altında kalarak büyük bir hayal kırıklığı yaşayan İtalya, turnuva takımı hüviyeti ve son 5 sezondur Serie A’ya damga vuran Juventus’un oyun anlayışının ve oyuncularının baskın olduğu bir kadroyla Fransa’ya gelecek. 

Kadro
        Son 5 sezondur Serie A’yı domine eden Juventus’un, İtalya milli takımını da fazlasıyla beslediğini söylememiz gerek. Teknik direktör Antonio Conte, eleme gruplarında 70’e yakın oyuncuyla mücadele etti. Ancak turnuva kadrosunda, özellikle de işin savunma tarafında Juventus’tan tanıdığı öğrencilerine güvenmeyi tercih etti.

        Kaleci Gianluigi Buffon ve önündeki üçlü stoper; Barzagli, Bonucci ve Chiellini. Bu dörtlünün yaş ortalaması 33. Turnuvanın en yaşlı defans hattına sahipler. Barzagli, Bonucci ve Chiellini’nin haricinde kadroda yer alan dördüncü stoper Angelo Ogbonna da Juventus menşeili bir oyuncu. De Sciglio ve Darmian da 3-5-2’nin kanat bekleri olarak kadroda yer alan isimler.

        İtalya’nın kadrosu açıklandığında en büyük sürpriz orta sahada yaşandı. Milan’la iyi bir sezon geçiren Giacomo Bonaventura, Napoli ile bu sezon hatırı sayılır derecede maça çıkan ve Serie A’da sezonun en iyilerinden biri olarak gözüken Jorginho ve son iki sezon içinde yaşadığı sakatlıklar nedeniyle eski görüntüsünden uzak kalan Ricardo Montolivo kadroda yer almadı. Sezonun son bölümünde sakatlanan Claudio Marchisio ve Marco Veratti de sakatlıkları nedeniyle İtalyan orta sahasının arayacağı isimlerden olacak. Orta sahadaki en büyük eksik ise Andrea Pirlo. İtalya milli takımıyla 2006 Dünya Kupası’nı da kazanan tecrübeli ismin milli takıma çağrılmamasında oyuncunun ilerleyen yaşı ve Avrupa’ya göre daha alt seviyede bir futbolun oynandığı Amerika’da forma giymesinin Conte’nin kararında etkili olduğu düşünülüyor. Benzer şekilde elemelerde takımının formasını giyen Sebastian Giovinco’nun da aynı nedenden kadroya alınmadığı belirtiliyor.

        Golcülere baktığımızda bu sezon Inter formasıyla dikkat çeken Eder, Dortmund ve Sevilla’da oynayan ve geride bıraktığımız sezonun ikinci yarısında eski takımı Torino’yla 14 maçta 5 gol atan Immobile, Juventus’ta rotasyon ve hamle oyuncusu olan Zaza, Southampton’la iyi bir sezon geçiren Graziano Pelle ve Napoli’den Lorenzo Insigne yer alıyor. Euro 2012’de takımın önemli gol silahlarından olan Balotelli, düşüşte olan kariyeri nedeniyle 23 kişilik kadroya çağırlmadı.

Kaleciler: Gianluigi Buffon (Juventus), Salvatore Sirigu (PSG), Federico Marchetti (Lazio)

Defans: Andrea Barzagli (Juventus), Leonardo Bonucci (Juventus), Giorgio Chiellini (Juventus), Angelo Ogbonna (West Ham)

Orta saha: Daniele De Rossi (Milan), Alessandro Florenzi (Roma), Emanuele Giaccherini (Bologna), Thiago Motta (PSG), Marco Parolo (Lazio), Stefano Sturaro (Juventus), Federico Bernardeschi (Fiorentina), Antonio Candreva (Lazio), Matteo Darmian (Manchester United), Mattia De Sciglio (Milan), Stephan El Shaarawy (Roma)

Forvet: Eder (Inter), Ciro Immobile (Torino), Lorenzo Insigne (Napoli), Simone Zaza (Juventus), Graziano Pelle (Southampton)

Artıları / Eksileri
        İtalyanlar, futbol tarihlerinden getirdikleri oyun disiplini ve Catenaccio anlayışıyla kadro kaliteleri ne olursa olsun tam bir turnuva takımı olarak biliniyorlar. Bu özelliklerini maçlar içinde hatırlamaları onlara hem saha içinde hem de mental anlamda önemli bir avantaj kazandıracak. Turnuvanın tecrübeli kadrolarından biri olmaları da kritik anlarda kendilerine rehber olacak.

        Arka tarafta Buffon’la birlikte Juventus’un geri dörtlüsüne yaslanacak olan Gök Mavili oyuncular için bu güven verici bir durum. Ancak elemelerde 10 maçta attıkları 16 gol, ofansif anlamda daha fazlasını yapmaları gerektiğinin bir göstergesi.

        İtalya için kuşkusuz en büyük eksik Claudio Marchisio ve Marco Veratti’nin eksikliği olacak. Bu sezon orta sahada eski rolünü sürdüren Marchisio, aynı zamanda Pirlo’nun ayrılığının ardından Juventus orta sahasının regista’sı yani oyunu yönlendiren ismi oldu. İtalya milli takımının ofansif anlamda yaşadığı yaratıcılık sıkıntısı düşünüldüğünde Marchisio’nun eksikliğini kapatmak onlar için kolay olmayacak.

        Diğer önemli eksik ise Marco Veratti. Conte’nin eleme turunda Florenzi-Veratti-Marchisio’dan oluşan orta sahasında, hem oyunun yönünü belirleyen hem de savunmanın önünde emniyet sübabı görevi gören Veratti’nin yokluğu da Gök Mavilileri olumsuz etkileyecek. Bu iki önemli eksiğe rağmen Conte’nin Jorginho’yu kadroya çağırmaması, ortaya çıkacak olumsuz bir tablonun ardından İtalyan teknik adamın başını ağrıtabilir.


Kilit Oyuncular ve Yıldız Adayı
        İtalya’nın gücü ve kadro kalitesi ne olursa olsun her zaman tehlikeli bir turnuva takımı olduğundan bahsettik. Önemli eksiklerle geldikleri bu turnuvada, takım içinden bir ismin tek başına sivrilebileceğini söylememiz çok kolay değil. Ancak ‘Gigi’ Buffon ve önündeki stoper üçlüsü takımın en güven veren bölgesi.

        Bunun dışında Marchisio ve Veratti’nin yokluğunda orta sahanın hatta takımın dengesini Daniele De Rossi’nin sağlayacağını söyleyebiliriz. 

        Takımın en genç oyuncusu ve potansiyelli ismi ise Fiorentina forması giyen Federico Bernardeschi. Bu sezon Fiorentina’yla 41 maça çıkan 22 yaşındaki oyuncu, son dönemde yeni yetenekler çıkarma konusunda başarısız olan İtalyan futbolunun geleceği için ümit bağlanan isimlerden biri. Forvet arkasında ve her iki kanatta da forma giyebilen Bernardeschi, topla olan hızıyla dikkat çekiyor. Marchisio ve Veratti’nin yokluğunda orta sahada tüm yük De Rossi’ye binecek. Ancak Rossi’nin de bu sezonki formsuz görüntüsünün milli takıma sirayet etmesi durumunda Bernardeschi, Conte’nin imdat kolu olabilir.

Genel Bakış
        E Grubunda Belçika, İsveç ve İrlanda Cumhuriyeti ile mücadele edecek olan İtalya’nın zor bir gruba düştüğünü söylemek gerek. Son dönemde çok iyi oyuncular çıkaran Belçika ile kağıt üstünde grup liderliği için mücadele edecekleri gözüküyor. Ancak gruptaki ilk maçın Belçika’yla olması ve olası bir kötü başlangıç moralleri bozabilir. Takımın ofansif yönden içinde bulunduğu alternatifsizlikle beraber İsveç ve İrlanda karşısında da zorlanmaları muhtemel. Takımın tecrübeli ismi ve kaptanı Buffon’un saha içindeki liderliği ve arkadaşlarına aşılayacağı cesaret onlar adına belirleyici olacak. Bu zorlu grupta, yeni formatla birlikte üçüncülerin de gruptan çıkacağını düşündüğümüzde, alacakları her puan, atacakları her gol çok önemli olacak. Gök Mavililerin ulusal futbol kimlikleriyle kendini son 16 takım arasına yazdıracağını düşünüyorum. Ancak 2014’tekine benzer bir hayal kırıklığı yaşamaları da sürpriz olmaz.

Hazırlayan: Anıl YAZAR

        Tarihinde dokuzuncu kez Avrupa Futbol Şampiyonası’na katılacak olan İtalya’nın tek ve son Avrupa Şampiyonluğu’nun üzerinden 48 yı...

7 Haziran 2016 Salı

Takım Analizi: Çek Cumhuriyeti


        Avrupa Futbol Şampiyonası Grup Elemelerinde Çek Cumhuriyeti, Milli Takımımızında yer aldığı grubu 1. sırada bitirerek, Çekoslovakya'dan ayrıldıktan sonra her daim katıldığı Avrupa Futbol Şampiyonası'na tekrar katılmaya hak kazandı.

        Türkiye, Hollanda, İzlanda, Kazakistan ve Letonya'nın yer aldığı A Grubu'nda oynadığı 10 maçta; 7 galibiyet, 1 beraberlik ve 2 yenilgi aldı.

        Euro 2016'ya hazırlık sürecinde; İskoçya, İsveç, Malta, Rusya ve Güney Kore ile hazırlık maçı oynayan Çek Çumhuriyeti, 2 galibiet, 2 yenilgi ve 1 beraberlik aldı.

Kadro
Kaleci: Petr Cech (Arsenal), Tomas Koubek (Slovan Liberec), Tomas Vaclik (Basel)

Defans: Theodor Gebre Selassie (Werder Bremen), Roman Hubnik (Viktoria Plzen), Pavel Kaderabek (Hoffenheim), Michal Kadlec (Sparta Prag), David Limbersky (Viktoria Plzen), Daniel Pudil (Sheffield Wednesday), Tomas Sivok (Bursaspor), Marek Suchy (Basel)

Orta saha: Vladimir Darida (Hertha Berlin), Borek Dockal, Ladislav Krejci, Josef Sural (Sparta Prag), Daniel Kolar (Viktoria Plzen), David Pavelka (Kasımpaşa), Jaroslav Plasil (Bordeaux), Tomas Rosicky (Arsenal), Jiri Skalak (Brighton & Hove Albion)

Forvet: David Lafata (Sparta Prag), Tomas Necid (Bursaspor), Milan Skoda (Slavia Prag)

        Çek Cumhuriyeti'nin kadrosunda kalıplaşmış bir takım seçenekler mevcut.Teknik direktör Pavel Vrba, daha çok 4-2-3-1 sistemini tercih ediyor.

        Kalede efsane Petr Cech'in rakibi yok, 1 numara onun. Hemen önünde sağ bekte Pavel Kaderabek, sol da David Limbersky tercihi mantıklı geliyor. Stoper tandemini ise yakından tanıdığımız Michal Kadlec ve Tomas Sivok oluşturacak. Orta sahada Vladimir Darida tercihi banko gibi gözükürken, merkezi savunacak diğer isim Jaroslav Plasil/David Pavelka ikilisinden biri olacak. David Pavelka ismi bir adım daha önde.

        Bu ikilinin hemen önünde Çek Cumhuriyeti tarihine geçmiş isimlerinden biri olan kaptan Tomas Rosicky hücuma yön verecek. Bununla yetinmeyecek, Petr Cech ile birlikte teknik direktör Pavel Vrba'nın sahadaki yardımcısı olacak. Sol kanatta sezonun formda isimlerinden Ladislav Krejci, sağ kanatta ise grubu lider bitirmesinde büyük payı olan Borek Dockal'ın formaları garanti. Forvette tercih Bursasporlu Tomas Necid, plase David Lafata.

Artıları / Eksileri
        Çek Cumhuriyeti'nin takım oyununu çok iyi oynadığını söylesek yanılmış olmayız. Kadrosunda artık yaşını almış Tomas Rosicky ve kaleci Petr Cech dışında yıldız hüviyetinde bir isim yok fakat takım oyunu onları bir tık öne atıyor. Savunma anlamında sıkıntı yaşayan ve Petr Cech gibi bir isme sahip olması Çek Cumhuriyeti'nin diğer avantajı. Ayrıca kanat oyuncuları özellikle Borek Dockal çok formda. Borek Dockal ve Ladislav Krejci ikilisi hücum anlamında takıma çok şey katıyor. Ayrıca çok tecrübeli bir kadroya sahipler.

        Göze batan ilk eksiklik kesinlikle savunma zaafları. Grup maçlarında yedikleri 14 gol de bunun göstergesi. Turnuvaya katılan takımlar arasında grup aşamasında en çok yiyen ekipti Çek Cumhuriyeti.


Kilit Oyuncular ve Yıldız Adayı
        Savunma zaafının çok yaşandığı bir takımda bu tür turnuvalarda kalecilerin performansı belirleyici olur. Tabi ki Petr Cech takımın en kilit oyuncusu. Göstereceği performans kesinlikle belirleyici olacak.

        Çek Cumhuriyeti' incelemesinde "Yıldız Adayı" kısmını boş bırakmak zorunda kalacağız çünkü yıldız adayı gösterilecek nitelikte genç bir isim yok maalesef.

Genel Bakış
        Ben D Grubu'nun oldukça kapalı kutu bir grup olduğu, sürpriz sonuçların çıkabileceğini düşünüyorum. Mesela çıkıp Çek Cumhuriyeti grubun birincisi olsa şaşırmam. Çek Cumhuriyeti savunma zaafını en azından olabildiğince minumuma indirir, grup aşamasındaki oyununu oynarsa sürpriz yapmaları olası.

Hazırlayan: Muhammed EKTİ

        Avrupa Futbol Şampiyonası Grup Elemelerinde Çek Cumhuriyeti, Milli Takımımızında yer aldığı grubu 1. sırada bitirerek, Çekoslovak...

Takım Analizi: Hırvatistan


        Hırvat teknik adam Ante Cacic'in çalıştırdığı Hırvatistan, elemelerde İtalya, Norveç, Bulgaristan, Azerbaycan ve Malta ile H Grubu'nda yer aldı.

        Eleme grubunda 24 puanlı grup lideri İtalya'nın ardından 20 puanla ikinci oldu ve finallere katılım hakkı elde etti. Hırvatlar 21 puan toplamıştı fakat İspanya maçında sahada ‘’Gamalı Haç’’  nedeniyle UEFA tarafından 1 puanı silindi ve grubu 20 puanla bitirdiler.

Kadro
        Hırvatistan turnuvada en zeki oyuncu grubuna sahip takımlardan bir tanesi. Orta sahada Modric, Rakitic, Brozovic ve Kovacic gibi hem yetenekli hem de oyun zekası yüksek oyunculara sahipler. Savunmanın lideri ve takımın senelerdir vazgeçilmesi olan Srna, bu turnuvada yine takımını defanstan hücuma çıkarken en büyük yükleri çekecektir. Hırvatistan hem yerden hem de havadan etkili oyun oynayabilecek isimlere sahip. Turnuvada Türkiye, İspanya ve Çek Cumhuriyeti ile D Grubu'nda mücadele edecek Hırvatistan Milli Takımı'nın aday kadrosu şöyle:

Kaleci: Danijel Subasic (Monaco), Lovre Kalinic (Hajduk Split), Ivan Vargic (Rijeka)

Savunma: Darijo Srna (Shaktar Donetsk), Vedran Corluka (Lokomotiv Moskova), Domagoj Vida (Dinamo Kiev), Ivan Strinic (Napoli), Gordon Schildenfeld (Dinamo Zagreb), Sime Vrsaljko (Sassuolo), Tin Jedvaj (Bayer Leverkusen)

Orta saha: Luka Modric (Real Madrid), Ivan Rakitic (Barcelona), Ivan Perisic (Inter), Mateo Kovacic (Real Madrid), Marcelo Brozovic (Inter), Milan Badelj (Fiorentina), Marko Rog (Dinamo Zagreb), Ante Coric (Dinamo Zagreb)

Forvet: Mario Mandzukic (Juventus), Nikola Kalinic (Fiorentina), Andrej Kramaric (Hoffenheim), Marko Pjaca (Dinamo Zagreb), Duje Cop (Malaga)

Artıları / Eksileri
        Hırvatistan’ın bu turnuvada en büyük artısı elindeki oyuncu havuzu. Her oyunu başarılıyla oynayabilecek ve takımı taşıyabilecek çok fazla sayıda oyuncuya sahipler. Zeki oyunculara sahip olmaları ve üst düzey takımlarda forma giyen çok sayıda oyuncularının olması; bu turnuvada Hırvatistan’ın elini güçlendirecek. Eksik bölgeleri, yetersiz kalan oyuncuları neredeyse yok gibi ve bu da turnuvalarda çok önemli bir güç.

        Hırvatistan’ın turnuvada grup maçları zorlayacaktır. Bu eksi durum değil ama bir etken olacaktır. Takımın yıldız isimlerinden Rakitic, "Turnuvanın en zor grubundayız" açıklamasını yapmıştı.


Kilit Oyuncular ve Yıldız Adayı
        Hırvatistan’ın turnuvada en kilit oyuncusu Luka Modric olacaktır. Oyun görüşü, yeteneği ve tecrübesiyle Hırvatistan’ı sırtlayacak isimlerin başında geliyor. Dünyanın en iyi orta saha oyuncularından birisi olan Modric, Rakitic ile orta sahayı domine edecektir. Gol yollarında Mandzukic ise takımın en önemli silahlarından birisi.

Genel Bakış
        Hırvatistan’ın kadrosu çok yetenekli ve başarılı olabilecek bir kadro. Yıldız isimler ve genç oyuncular ile sentezlenen bu kadro turnuvada adından söz ettirecektir. Bizim turnuvada karşılaşacağımız ilk rakip olan Hırvatistan, o maçtan puan veya puanlar alırsa grup ikinciliği için büyük avantaj elde eder. İnşallah bize yenilerek başlarlar turnuvaya ve bir rakibimizi saf dışı bırakırız. Söz konusu Milli Takım ise tarafsız olmam mümkün değil.

        Toparlayacak olursak; Hırvatistan, oyunu iyi bilen, zeki, yetenekli ve hızlı oynayabilen oyuncu topluluğuna sahip. Hırvatistan, benim bu turnuvada sürpriz beklediğim ekiplerden bir tanesi. İlk maçta biz onları mağlup edersek bu iddiam çürüyecek ve inşallah da çürür. Okuduğunuz için teşekkürler

Hazırlayan: Berkay KÜÇÜK

        Hırvat teknik adam Ante Cacic 'in çalıştırdığı Hırvatistan, elemelerde İtalya, Norveç, Bulgaristan, Azerbaycan ve Malta ile H...

6 Haziran 2016 Pazartesi

Takım Analizi: İspanya

        İspanyollar son iki turnuvanın şampiyonu olarak geliyorlar Fransa'ya. Bu yolda zorlandıkları da söylenemez. Grubu 9 galibiyet 1 mağlubiyetle birinci tamamladılar. Elemelerde attıkları 23 gole karşılık kalelerinde sadece 3 gol gördüler.

Kadro
        İspanyollarda tam bir ara jenerasyon durumu var. Çok iyi tanıdığımız bazı yıldızların son turnuvası olacakken birçok yıldıza da piyasayı sallama şansı sunacak Euro2016. Öncelikle Bosque'nin kaleci tercihi belki de İspanyol medyasının en çok tartıştığı konu. De Gea'nın inanılmaz boyutlara gelen performansına rağmen tercihini genellikle Casillas'tan yana kullandı tecrübeli teknik adam. Turnuvada da hangi tercihi kullanacağı merak konusu tabi.

        Savunmanın göbeğinde Pique-Ramos isimleri zaten pek bir açıklama istemiyor. Dünyanın sayılı stoperlerinden ikisi yıllardır İspanya'da da harika bir uyum yakaladılar. Bekler konusunda Bosque'nin elinde çok fazla alternatif vardı. O turnuvaya Bellerin, Azpilicueta, Juanfran ve Alba ile gelmeyi tercih etti. Özellikle Azpi'nin iki tarafta da oynayabilmesi kullanacağı tercihi tahmin etmeyi çok zorlaştırıyor. Şüphesiz bu dörtlü arasında Bellerin bu sezon Arsenal'de gösterdiği muazzam performansla adından en çok söz ettiren isim oldu ancak Bosque'nin tercihleri bu turnuva bizi fazlasıyla şaşırtabilir.

        Orta sahada bildiğimiz üzere eli fazlasıyla zengin. Busquets, Bruno, Iniesta, Thiago, Koke, Fabregas ve David Silva. Bosque hangisini değerlendirirse değerlendirsin dünya standartlarının çok üstünde bir orta sahası olacak. Muhtemelen son turnuvasına katılacak olan, şimdiden adını efsanelere yazdırmış Iniesta pas trafiğinin merkezindeki adam olacaktır muhtemelen. Fabregas ve Koke'nin sağlayacakları hücum katkısı belirleyici olacaktır. Şaşırtıcı bir noktaysa hocanın hazırlık maçlarında Villareal'de çok iyi bir sezon geçiren Bruno'ya çok fazla şans vermesi. Bruno belki de süperstarlardan birini daha kulübeye oturtabilir. David Silva'nınsa sağ kenarda görev alması daha muhtemel görünüyor. Onun vizyonu ve teknik becerisi, İspanyolların skor üretme becerisiyle direkt bağlantılı. Hazırlık maçlarında hep farklı isimler görev alsa da Nolito hocanın gözdesi olarak nitelendirilebilir. Celta Vigo'daki oyunuyla Bosque'yi etkilediği kesini. Hazırlık maçlarında da takımın en etkili oyunucusu olduğu için ona ayrı bir parantez açmak zorundaydım.

        İleri uçtaysa Morata-Aduriz belirsizliği bizi meraka sürüklüyor. Morata dünyanın en iyi forvetlerinden biri ve piyasasıda çok yüksek ancak 35 yaşındaki Aduriz nefes almadan gol attı bu sene. Bosque'nin Morata'yı tercih etmesi daha muhtemel olsa da Aduriz, Arog filmindeki Carlos gibi bekliyor formayı.

Artıları / Eksileri
        Iniesta, Silva, Casillas gibi oyuncular muhtemelen son kez bu turnuvaya katılıyorlar ve kupayı 3. kez almayı ne kadar istediklerini tahmin etmek güç değil .Ayrıca son iki şampiyonluk takıma ciddi bir özgüven verecektir. Tiki-taka ekolünün Avrupa futbolu üzerindeki ağırlığı sürüyor. Ekole çare bulmak ülke takımları için şimdiye kadar mümkün olmadı. Kadro rotasyona çok müsait. Hiçbir maça aynı 11'le çıkmazsalar şaşırmayız. Eli fazlasıyla güçlü Bosque'nin. Morata da Aduriz de çok formda, gol yollarında zorlanmayacaklardır.

        Ara jenerasyon meselesi mutlaka bazı sıkıntılar doğuracaktır. Bu turnuva tam bir bayrak teslimi aslında. Çok iyi tanıdığımız yıldızlar artık formayı Koke, Morata, Bellerin gibi daha genç oyunculara bırakıyorlar. Hazırlık maçlarında çok fazla oyunucu izledik, belli bir 11'den bahsedemiyoruz bile. Sistemi oturtmaları zaman alırsa sıkıntı yaşarlar. Casillas, İspanya'da çok eleştirildi son yıllarda. Eğer formayı alırsa ve iyi kullanamazsa Bosque ve ekibi çok tepki alacaktır.


Kilit Oyuncular ve Yıldız Adayı
        İspanya'da bir sürü kilit oyuncudan bahsetmek mümkün aslında ama birini öne çıkarmamız gerekiyorsa bu tabi ki Andres Iniesta olur. Takımın beyni, pas trafiğinde de çok kilit bir rol oynayacak. İspanyolların karşısında birçok ekip savunma ağırlıklı oynayacaktır. O kilitlerin açılmasında da İspanya'nın Iniesta ve David Silva'ya çok ihtiyacı olacak. Ayrıca Ramos'un hem savunma açısından hem de mental açıdan takıma etkisi mutlak önem arz ediyor.

        İspanya'da çok genç oyuncular çıkmıyor karşımıza.24 yaşındaki Morata gol krallığının da en büyük adaylarından biri. İtalya'da gol deyince akla gelen ilk adamlardan olan Morata, turnuvaya damga vurabilir. Yine aynı yaştaki Koke yıllardır Atletico'da harika işler yapıyor. Tabi ki orta saha çok kalabalık ama o da kalitesiyle formanın en büyük adaylarından. Genç Bellerin bahsedeceğim son adayım. Dünyanın en çabuk oyuncularından biri olan oyuncu şimdiden dünyanın en iyi beklerinden biri olmayı başardı. Eğer Bosque 21 yaşındaki oyuncuya güvenirse, Bellerin'in onu mahçup etmeyeceğini düşünüyorum

Genel Bakış
        İspanyollar için hedef tabi ki şampiyonluk. Ben son Dünya Kupası'nda yaşadıkları travmayı atlatacaklarını düşünüyorum. En zor gruptalar belki de ve yine benzer bir felaket yaşamazlarsa final biletinin Fransa'yla beraber en büyük adayı olurlar. Erkenden veda etmezlerse çeyrek finali gören bir İspanya'yı durdurmak birçok takım için mümkün olmayacaktır.

Hazırlayan: Utku YÜCEL

        İspanyollar son iki turnuvanın şampiyonu olarak geliyorlar Fransa'ya. Bu yolda zorlandıkları da söylenemez. Grubu 9 galibiyet ...

Takım Analizi: Türkiye

        2008 Avrupa Futbol Şampiyonasında yaptığımız muhteşem geri dönüşün ardından İsviçre basınında, “Türkler otobüse binmeden maç bitmez” şeklinde başlıklar atılmıştı. Euro 2008’deki inatçılığımızı ve pes etmeyen kimliğimizi 8 yıl sonra katılacağımız bu turnuva öncesinde yeniden hatırladık.

İmkansızı başardık
        Hollanda, Çek Cumhuriyeti, İzlanda, Kazakistan ve Letonya’nın yer aldığı A Grubunda, ilk 3 maçta yalnızca 1 puan alan Türkiye, saha içiyle birlikte saha dışında da pek çok olumsuzlukla mücadele etti. İzlanda karşısında deplasmanda 3-0 gibi beklenmedik bir mağlubiyet aldıktan sonra grubun ikinci maçında İstanbul’da Çek Cumhuriyeti’ne 2-1 kaybettik. Maç öncesi kadroya çağrılan Ömer Toprak ve Hakan Çalhanoğlu, sakatlıklarını bahane ederek takımdan ayrıldılar. Ancak daha sona anlaşıldı ki, olay çok farklıydı. Bu ikilinin, Gökhan Töre tarafından silahla tehdit edildiği ortaya çıktı. Sonrasında da Letonya ile deplasmanda 1-1 berabere kaldık ve ilk 3 maç sonunda dibi gördük.

        Bu sıkıntılı süreç Kazakistan’la oynadığımız grubun dördüncü maçına da sirayet ederken bu kez de Volkan Demirel krizi patlak verdi. Isınma sırasında kendisine bir taraftarın küfür ettiğini söyleyen Demirel, artık milli takım forması giymek istemediğini belirterek eldivenlerini çıkardı ve maça çıkmak istemedi. Kazakistan’ı 3-1’le geçtik ve karanlık görünen Fransa yolunu aydınlığa çevirecek ilk ışığı yaktık.

        Hollanda’yla deplasmanda 1-1 berabere kaldıktan sonra Kazakistan deplasmanında çok zorlandık ve galibiyeti ancak 83. dakikada bulduğumuz golle alabildik. Daha sonra iç saha maçlarımızı oynamak için Konya’ya taşındık ve ilk maçımızda Letonya karşısında son dakikalarda yediğimiz şok bir golle 1-1 berabere kaldık. Bu sonucun ardından bizim gibi gruptaki son şansını kullanacak olan Hollanda’yla kader maçına çıktık ve Portakalları sahadan sildik. 3-0’lık zaferin ardından özgüvenimizi kazanmış bir şekilde Çek Cumhuriyeti deplasmanına çıktık ve 2-0 kazandık.

        Son haftaya baraj maçı oynama hesaplarıyla giriş yaptık. Ancak aynı zamanda en iyi üçüncü için de şansımız doğmuştu. Ama bu umut kaf dağının ardındaydı. İzlanda’yı yenip, Kazakistan’ın Letonya’yı yenmesini ve İspanya’nın da Ukrayna’ya kaybetmemesini bekleyecektik. Ve bu ihtimaller zinciri gerçek oldu. Hem de epik bir senaryoyla. Son 10 dakikasına 10 kişi girdiğimiz İzlanda maçını, Selçuk’un 89.dakikada attığı frikik golüyle 1-0 kazandık. Çek Cumhuriyeti’nin birinci, İzlanda’nın ikinci olduğu A Grubunu, en iyi üçüncü takım olarak tamamladık ve Fransa biletini kaptık.

Kadro
        Euro 2016’yla birlikte, son altı Avrupa Futbol Şampiyonasından dördüne katılma başarısı göstermiş olacağız. Sadece 2004 ve 2012’yi ıskaladık. 96’da ve 2008’de olduğu gibi takımın başında yine Fatih Terim olacak.  “Biz bitti demeden bitmez” mottosunu kullanan ve takımın mücadeleci kimliğini maçın son dakikasına kadar sürdürmesini sağlayan Terim, elemelerde genel olarak 4-2-3-1’e dayalı bir formasyon kullandı. 25 yaş ortalamasıyla İngiltere’yle birlikte turnuvanın en genç takımı olacağız.

        Terim’in Galatasaray ve Fenerbahçe ağırlıklı ya da bu takımlar orijinli oyunculardan bir kadro oluşturduğunu söyleyebiliriz. Alper Potuk ve  Gökhan Töre’nin turnuva kadrosundan çıkarılmaları, Terim’in bu konuda eleştirilmesine neden oldu. İzlanda maçında gördüğü kırmızı kart nedeniyle 2 maç cezası bulunan Gökhan Töre’nin olmamasına mantıklı bir çerçeveden bakmak mümkün ancak dribling ve adam eksiltme yeteneği yüksek olan ve takımının performansına oranla iyi bir sezon geçiren Alper Potuk’un turnuvada olması gerekirdi diye düşünüyorum.

        Alper Potuk’un Fransa’ya götürülmemesinden hareketle Fatih Terim’in bu hamlesine mantıklı bir çerçeve sunmamız gerekirse bu da orta sahadaki kaliteli ve yaratıcı oyuncu sayımızın bir hayli fazla olması. Selçuk İnan, Mehmet Topal, Hakan Çalhanoğlu, Oğuzhan Özyakup, Ozan Tufan, Volkan Şen, Olcay Şahan, Nuri Şahin ve Arda Turan.  Ancak elimizde bu kadar fazla sayıda yaratıcı ve etkili orta saha oyuncusu varken, savunmada özellikle tandemde ve forvette rotasyonun dar olduğunu söylememiz gerek.


        Kalede bu turnuvaya gelmeyi ve as kaleci olmayı sonuna kadar hak eden Volkan Babacan olacak. Bekler, Gökhan Gönül ve Caner Erkin’in de kulüpleriyle sezonu istedikleri şekilde sonlanmadı. Ancak bu iki isim hem savunma hem de hücum için takımın önemli çarklarından.

        Son iki sezondur Galatasaray’da istikrarlı bir performans sergileyen ve kariyeri sol bekten stopere doğru evrilen Hakan Balta’nın yanında oynayacak ikinci net stoperin kimin olacağı belirsiz. Diğer stoperler, bu sezon Galatasaray’da ciddi hatalar yapan Semih Kaya ve Gençlerbirliği’nden Ahmet Yılmaz Çalık. Töre tercihinden dolayı kadroya alınmadığı açıklanan Ömer Toprak ise Gökhan Töre’nin kadroda yer almamasına rağmen kadroda yer almıyor.

        Terim İhazırlık maçlarında Mehmet Topal’ı burada denedi. Mehmet Topal’ın orta sahadan stopere çekildiği takdirde, orta sahada Selçuk ve Oğuzhan’ın yanında oynayabilecek fizikli ve top kazanan bir oyuncu eksikliği ortaya çıkıyor ki bu İngiltere maçında fazlasıyla hissedildi. Fizik olarak istenen seviyede olmayan Ozan Tufan’ın bu yükü ne denli kaldırabileceği kilit nokta olacak.

        Hücum hattında Arda’nın solda, Volkan Şen ya da Hakan Çalhanoğlu’nun sağda olacağı bir yapı olacak. Emre Mor ve Yunus Mallı da hücum hattı ve kanatlar için alternatifler olacak. Forvette ise büyük bir alternatifsizlik olduğunu söyleyebiliriz. Sezonun ikinci yarısında Çin’e giden ve uzun süredir sakat olan Burak Yılmaz ve her ne kadar Beşiktaş’ta sivrilen performanslar sergilese de genellikle kulübe de oturan Cenk Tosun yer alıyor. Fatih Terim, İngiltere maçında Cenk Tosun’u, Slovenya maçında ise Burak’ı denedi. Cenk’in fizik olarak Burak’dan daha hazır olduğu kesin. Ancak özellikle İspanya karşısında savunma arkasına atılacak toplar için de Burak Yılmaz önemli bir silah. Ramos ve Pique’nin 2014 Dünya Kupası’nda yaptığı hatalar hala akıllardaki tazeliğini koruyor.

Artıları / Eksileri
        En büyük artımız mücadeleci ve pes etmeyen kimliğimiz. 2008’deki ve son eleme gruplarındaki inatçılığımız rakipler üzerinde büyük bir baskı oluşturacaktır. Bunun dışında sahip olduğumuz teknik orta saha oyuncularımızla topu ayağımızda tutarak oyunun kontrolünü daima elimizde tutabiliriz. Arda, Oğuzhan ve Selçuk’un oyunun yönünü ve akıcılığını belirleme noktasında gösterecekleri performanslar önemli olacak.

        Forvetteki dar rotasyon nedeniyle hücumda yaşayacağımız etkinlik probleminin yanındaki bir diğer problemimiz de kanatlar olabilir. İngiltere maçında sağ kanatta oynayan Volkan Şen, Hakan Çalhanoğlu’yla varyasyonlara girerek rakip kaleye inmemizde etkili olmuştu. Ancak Terim’in Slovenya’ya karşı Volkan Şen yerine Hakan Çalhanoğlu ile başlaması ve bu kadronun Terim’in kafasındaki nihai 11 olması ihtimali, hücumdaki alternatiflerimizin azalmasına sebep olabilir. Volkan Şen’in Hakan’a oranla sağ kanatta daha mantıklı bir tercih olacağını düşünüyorum.

        Özellikle İngiltere’ye karşı oynadığımız hazırlık maçında takım boyunun ve hatlar arasındaki boşlukların zaman zaman tehlikeli ölçüde açıldığını gördük. Yine bu soruna paralel olarak saha içinde yerleşim hataları da dikkat çekiyor. Oyuncularımızın hem hücumda hem de savunmada birbirleri arasındaki mesafeyi doğru ayarlayamaması nedeniyle sıkıntılar yaşadık. Bu konuda özellikle İspanya ve Hırvatistan maçlarında hata yapmamamız gerek.


Kilit Oyuncular ve Yıldız Adayı
        Takım içinde özellikle orta sahada kilit role sahip çok sayıda oyuncu bulunuyor. Selçuk İnan, Oğuzhan Özyakup, Hakan Çalhanoğlu, Ozan Tufan, Mehmet Topal, Volkan Şen. Ancak birinin göstereceği performans çok belirleyici olacak. Sezonun ilk yarısında kulübünün cezası nedeniyle oynayamayan ve sezonun ikinci yarısında da beklentilerin altında kalan Arda Turan. Barcelona’nın cezası nedeniyle sezonun ilk yarısını boş geçmesi 28 yaşındaki kaptanımızı olumsuz yönde etkiledi. Barcelona’nın sezonun ikinci yarısında takım olarak yaşadığı düşüş de Arda için büyük bir şanssızlık oldu. Saha içindeki pes etmeyen, mücadeleci yapısı ve eleme grubu maçlarından sonra yaptığı cesaret verici konuşmalarla takımın lideri olduğunu bir kez daha kanıtladı. Saha içinde ve dışında takımı yönlendirecek kişi olan Arda Turan’ın, Katalan medyasına verilecek sıkı bir cevabı var diye düşünüyorum!

        Takımın en genç ismi 1997 doğumlu Emre Mor. Fenerbahçe’ye transfer olmasının ardından gözlerin üzerine çevrildiği Ozan Tufan ve Gençlerbirliği'nden milli takıma seçilen Ahmet Çalık için  de bu yaşta böylesine büyük bir turnuvada boy göstermek büyük bir tecrübe olacak.

        Ancak Hakan Çalhanoğlu, Oğuzhan Özyakup ve Emre Mor’u ayrı bir yere koymamız gerek. Oğuzhan Özyakup, Beşiktaş’ta başardıklarıyla ve Arsenal altyapısı almış olması nedeniyle kamuoyu tarafından bilinen bir isim. Hakan Çalhanoğlu ise hem saha içinde yaptıkları hem de saha dışında yaşadıklarıyla sıra dışı bir isim olarak karşımıza çıktı. Gökhan Töre ile yaşadığı olay ve daha önce Trabzonspor’la yaşadığı ve ceza aldığı süreç, başka bir futbolcuyu psikolojik olarak fazlasıyla derinden sarsabilecek bir durum. Ancak o bu durumların hepsinin üstesinden gelmeyi başardı ve Bundesliga’da kendini bir duran top ustası olarak kanıtladı. Bu yaz milli takımımızda Selçuk İnan’la birlikte duran topların başına geçecekler ve rakip kaleciler için büyük bir tehdit olacaklar.

        Ve Emre Mor. Çoğu kişinin oynadığı takımı dahi söyleyemediği 19 yaşındaki Emre Mor, ilk olarak sezon ortasında Galatasaray’ın transfer listesine girdiğinde tanınmıştı. Danimarka doğumlu olan Emre’nin babası Türk, annesi ise Makedon. Kendini Türk olarak hissettiğini söyleyerek, Danimarkalıların baskısına rağmen ay-yıldızlı formayı tercih etti. Hücumda sağ kanat, sol kanat hatta tek forvet dahi oynayabiliyor. Topla dribling yeteneği son derece iyi olan Emre Mor, aynı zamanda iyi de bir tekniğe sahip. Sol ayağını çok iyi kullanan genç oyucu genellikle sağ kanatta daha etkili oluyor ve çizgiyi kullanıp, sıfıra inerek rakip kalede büyük tehlikeler yaratıyor. Emre Mor için Galatasaray’ın ara transfer döneminde çok ısrarcı olmayan bir girişimi olmuştu. Avrupa’nın önemli kulüplerinin listesine giren ve sadece son 2 haftada dahi oyuna girdiği hazırlık maçının ikinci yarısında dahi piyasasını ikiye katlayan Emre Mor için yaz döneminde büyük bir transfer savaşının çıkacağını düşündüğümüzde, genç oyuncunun turnuvada şans bulması halinde tüm gözlerin üzerinde toplanacağı kesin.

Genel Bakış
        İspanya, Hırvatistan ve Çek Cumhuriyeti ile mücadele edeceğimiz grupta ilk maçımızı 12 Haziran’da Hırvatistan ile oynayacağız. Hırvatistan ve Çek Cumhuriyeti ile akrabalık derecesine varan maç oynama alışkanlığımız nedeniyle bu takımların bizim hakkımızda detaylı bilgiye sahip olduğunu söyleyebiliriz. Çeklerin savunma ve hücum hattındaki oyuncuların bu turnuva için yeterli kalitede olmadığını düşündüğümüzde, gruptan çıkmak ve en iyi üçüncülerden biri olmak adına avantajlı olduğumuzu düşünüyorum. İspanya’nın eski gücünden uzak olması da bizim grupta ilk ikiye göz kırpmamız için yeterli bir sebep gibi görünüyor. Son Dünya Kupası’nda yaşadıkları büyük hayal kırıklığının ardından İspanya bu kez çok daha temkinli geliyor. Ancak onların da bize benzer problemleri var. Forvet hattında eldeki isimler yetersiz gözüküyor. Aduriz’in yaşı düşünüldüğünde gol için bel bağladıkları isimler Nolito ve Alvaro Morata. Pas oyunu geleneğini devam ettiriyorlar ki bu bizim İngiltere maçında yaşadığımız savunma boyu ve alan yerleşimi problemleri düşünüldüğünde bize sıkıntı yaratabilir. En sağlam noktaları ise savunmaları.

        Potansiyelimizi ve mücadeleci ruhumuzu sahaya yansıttığımız zaman neler yapabildiğimizi 2008’de deneyimledik. Turnuvanın belki de sürprizlere en açık takımıyız. Göstereceğimiz olumlu ya da olumsuz hiçbir performans kimseyi şaşırtmayacaktır.

Hazırlayan: Anıl YAZAR

        2008 Avrupa Futbol Şampiyonasında yaptığımız muhteşem geri dönüşün ardından İsviçre basınında, “Türkler otobüse binmeden maç bitme...

Takım Analizi: Almanya

        Avrupa Futbol Şampiyonası elemelerinde D Grubu'nda yer alan Almanya; Polonya, İrlanda, İskoçya, Gürcistan ve Cebelitarık'ın yer aldığı göre grubu Polonya'nın 1 puan önünde, 1. sırada bitirdi ve 12. kez Avrupa Futbol Şampiyonasına katılmaya hak kazandı.

        Turnuvalar takımı Almanya; Avrupa Futbol Şampiyonası tarihinde daha önce 3 kez şampiyon olurken, 3 kez final ve 2 kez yarı final oynama başarısı gösterdiler. Euro 2016'ya hazırlık sürecinde İngiltere, İtalya, Slovakya ve Macaristan ile zorlu hazırlık maçları oynayan Almanya; 2 galibiyet, 2 yenilgi aldı.

Kadro
Kaleci: Manuel Neuer (Bayern Münih), Marc-Andre ter Stegen (Barcelona), Bernd Leno (Bayer Leverkusen)

Savunma: Jerome Boateng, Mats Hummels (Bayern Münih), Emre Can (Liverpool), Jonas Hector (Köln), Benedikt Höwedes (Schalke 04), Shkodran Mustafi (Valencia), Antonio Rüdiger (Roma)

Orta saha ve Forvet: Andre Schürrle, Julian Draxler (Wolfsburg) Sami Khedira (Juventus), Thomas Müller, Joshua Kimmich (Bayern Münih), Toni Kroos (Real Madrid), Mesut Özil (Arsenal), Lukas Podolski (Galatasaray), Julian Weigl (Borussia Dortmund), Bastian Schweinsteiger (Manchester United), Mario Götze (Bayern Münih), Leroy Sane (Schalke 04), Mario Gomez (Beşiktaş)

        Teknik direktör Joachim Löw, daha önce açıkladığı 27 kişilik ön kadrodan Sebastian Rudy, Marco Reus, Karim Bellarabi ve Julian Brandt gibi isimleri çıkartmıştı.

        Joachim Löw'ün taktiği aslında klasik 4-2-3-1. Ancak özellikle orta saha kenar oyuncuları daha çok kanat forvet olarak kullanıyor. Mario Gomez kadroya çağrılmadığı dönemlerde ''saf forvet'' sıkıntısı Mario Götze, Thomas Müller, Andre Schürrle gibi isimlerle kapatmaya çalıştı. Haliyle kağıt üstünde müthiş hücum opsiyonları olan takım Cebelitarık dışında çıktığı 8 maçta 13 gol attı. Bunun dışında dikkat çeken diğer husus, Almanya'nın Philipp Lahm'ın Milli Takımı bıraktıktan sonra çektiği sağ bek sıkıntısına rağmen Benedikt Höwedes/Antonio Rüdiger stoper orjinli isimlerle kapatmaya çalıştı.

        Almanya'nın kale için tercihi tartışmasız ''stoper vari'' Manuel Neuer olacak. Defansın solunda kadroda yer alan tek bek olan Jonas Hector'u göreceğiz. Stoper tercihleri ise yeni sezonda Bayern'in tandemini oluşturacak Jerome Boateng-Mats Hummels ikilisini olacak. Belki de Almanya'nın göze en çok batan noktası sağ bek olacak. Belirttiğim gibi stoper orjinli Antonio Rüdiger/Benedikt Höwedes ikilisinden biri bu bölgede formayı alacak. Sağ bek dışında oldukça iyi gözüken savunma hattının hemen önünde Sami Khedira/Emre Can ikilisinden biri ve Toni Kroos'u tercihi kaçınılmaz gibi gözüküyor. Ancak bu sezonu formsuz geçirse de Bastian Schweinsteiger ve takımın genç yıldızları Joshua Kimmich, Julian Weigl'da formaya gayet hazır olduklarını düşünüyorum.

        Bu sezon muteşem performans gösteren, saf 10 numaranın son temsilcilerinden Mesut Özil; takımın beyni görevini üstlenecek. Joachim Löw'ün diğer hücum tercihleri Mario Götze, Thomas Müller olması kesin gibi. Peki 11 için son tercihi kim olacak? Oldukça zor bir soru, Beşiktaş'ta kendini yeniden bulan Mario Gomez mi yoksa Julian Draxler veya Andre Schürrle mi? Bana sorarsanız, Mario Gomez bir adım önde gözüküyor.

Artıları / Eksileri
        Almanya tam bir turnuva takımı, bu tür organizasyonlarda nasıl oynayacaklarını kesinlikle çok iyi biliyorlar. Turnuvayı kaçırsa da hem teknik açıdan, hemde skoru her an değiştirebilecek isimler oldukça fazla. Bu tür takım analizlerinde bir ismi y ada isimleri artı olarak kastetmek ne kadar doğru bilmiyorum fakat Almanya'nın gerektiğinde savunma 4'lüsünü 5 kişiye çıkartan muzzam kalecisi Manuel Neuer ve takımın beyni Mesut Özil faktörü de var.

        Yukarıda da belirttim; Almanya'nın en dikkat çeken yönü sağ beki yok, ayrıca kadroda orjini bek sadece tek isim var. Özellikle turnuvanın ilerleyen süreçlerinde bunun sıkıntısını çekeceklerini düşünüyorum.


Kilit Oyuncular ve Yıldız Adayı
        Almanya gibi yıldızı yüksek takımlarda kesinlikle kilit oyuncu seçimi zordur. Bunun için benim seçimim Mesut Özil olacak. Arsenal'de muhteşem bir performans gösteren Mesut Özil, belirttiğim gibi Almanya Milli Takımı'nın beyni konumunda. Hücuma yön vermesinin yanında, gerektiğinde kendisinin de sorumluluk alabileceğini düşünüyorum. Mesut Özil'in performansı Almanya'nın turnuvada neler yapabileceğinin bir kesiti olabilir. Bunun dışında Manuel Neuer ve Thomas Müller gibi 2 önemli isim es geçilmemeli.

        Almanya'nın kadrosunda Leroy Sane, Julian Weigl ve Joshua Kimmich gibi 3 önemli genç futbolcu var. Turnuva tecrübesi yüksek diğer isimlerin yanında elbette 11'de olmaları zor fakat, bu 3 isim mutlaka süre alacaktır. Bu isimler arasında seçim yapmam gerekirse Leroy Sane, daha çok heyecan yaratacak isim gibime geliyor.

Genel Bakış
        Tabi ki Almanya bu turnuvanın favori ekiplerinden biri, hatta bana göre Fransa, İngiltere, İspanya vs. gibi takımların bile önünde. Bir kesim Almanya'ya hazırlık maçları nedeniyle kupa şansı vermese de bu tür turnuvaların başarı gediklisi Almanya, benim için en büyük favori konumunda.

Hazırlayan: Muhammed EKTİ

        Avrupa Futbol Şampiyonası elemelerinde D Grubu'nda yer alan Almanya; Polonya, İrlanda, İskoçya, Gürcistan ve Cebelitarık'ı...