19 Kasım 2013 Salı

Doğan Görünümlü Şahinler: Sağ Ayaklı Sol Bekler

       Bugünkü konumuz "Doğan Görünümlü Şahinler" yani sağ ayaklı sol bekler. Son zamanlarda çok fazla görmesek de 2000'li yılların başlarından ortalarına kadar sağ ayaklı olup sol bekte oynayan birçok kaliteli ismi izledik. Bu konudaki en başarılı örneklerden biri Philipp Lahm olsa da listedeki isimlerin birçoğu ya İtalyan orijinli ya da İtalya liglerinde top koşturuyordu. Nedendir bilinmez ama aklıma gelen ilk neden, İtalya ligindeki beklerin İngiltere, Fransa liglerindeki gibi son çizgiye inip gollük ortalar yapmak yerine, içeri katedip şut atmaları ile meşhur oldukları oldu. Zaten listeme aldığım isimleri hatırlama sebeplerim arasında uzaktan attıkları güzel goller ve şutlar var. Bu tarz oyuncuların asıl mevkileri sol bek olmadığı gibi, tek mevkileri de sol bek değildir. Asıl mevkileri sağ bek, stoper, orta saha olan bu oyuncular gerektiğinde diğer mevkilerde de kullanılmak üzere devşirilmişlerdir. Peki kim bu isimler? Gelin birlikte hatırlayalım.

Javier Zanetti
       Aslında ustayı herhangi bir mevki ile sınırlandırmak onun futbolculuğuna hakaret olur ancak sol bek mevkisinde de oldukça başarılı bir şekilde mücadele etmişliği vardır. Efendiliği, yakışıklılığı anlatmaya gerek bile duymadığım futbolculuğuna artı özellikleri. Formanın takım elbise gibi durduğu Zanetti'nin Como Gölü kenarındaki bir evde yaşadığı ve evinin yanında "El Gaucho" adında kendi işlettiği bir restoranı olduğunu öğrendiğimde bir futbolcudan çok daha fazlası olduğunu bir kez daha anladım.

Gianluca Zambrotta
       İsmi en az Zanetti kadar bilinse de onun gibi başarılı bir kulüp kariyeri geçiremeyen Zambrotta'yı Barcelona, Milan, Juventus gibi Avrupa'nın devlerinde izledik. Ayrıca 2006 yılında gök mavilerle kazandığı Dünya Kupası ve turnuva altın 11'ine seçilmesi kariyerinin zirvesi olarak görülebilir.

Alessandro Birindelli
       Çok fazla maçını izlemesem de, kariyerindeki toplam 3 golünden biri olan Şampiyonlar Ligi'nde Deportivo La Coruna'ya attığı muhteşem gole şahit olmam yıllar geçse de Brindelli'nin hafızamda yer etmesine neden oluyor. Çok parlak bir kariyere sahip olmasa da, ne zaman sağ ayaklı bir sol bek içeri kıvırılıp şut pozisyonu bulsa aklıma gelen ilk isim işte bu yüzden Brindelli'dir.

Vincent Candela
       Roma'nın tarihindeki üç Serie A şampiyonluğundan birini kazandığı 2001 sezonunun efsane kadrosunun Cafu, Batistuta, Emerson, Totti ile birlikte en önemli unsurlarından biriydi Candela. Ülke milli takımında Bixente Lizarazu'nun gölgesinde kalsa da 1998 Dünya Kupası'nı kazanan ve 2000 Avrupa Şampiyonu olan kadrolarda da yer alan Candela, Roma'da 8 sezon kalmış ve 210 karşılaşmaya çıkmıştır. Kariyeri boyunca attığı 25 gol bir bek oyuncusu için azımsanmayacak bir sayı. Ayrıca komedi-futbol filmi "Shaolin Soccer"ın İtalyanca dublajında görev almıştır.

Davide Santon
       Kariyerine Jose Mourinho gibi bir hocanın elinde, İnter gibi bir takımda neredeyse en üst seviyede, iyi sayılabilecek bir performans ile başlayan Santon, Mourinho'nun takımdan ayrılması ile kariyerinde bir duraklama evresine geçti. Ancak yaşının  henüz 22 olması şimdiye kadar kazandığı 2 Serie A, 1 Şampiyonlar Ligi, 1 Kıtalararası Kupa'nın yanına yenilerini ekleme olasılığını hale devam ettiriyor. Kariyerine Newcastle'da devam ediyor olmasına rağmen sol bek sıkıntısı yaşayan Avrupa futbolu düşünüldüğünde, Santon için yeni ve büyük transferler çok uzakta olmayabilir.

John O'Shea
       Patrice Evra'dan önce Kırmızı Şeytanlar'ın sol bek dahil birçok mevkisinde görev almış, hatta kaptanlığa kadar yükselmiş gösterişsiz ama verimli İrlandalısı O'Shea, tamamı Manchester United ile 15 kupa kaldırdı. Ancak aynı performansı kendisine daha çok ihtiyaç duyulan milli takımında gösterdiği söylenemez. Buna rağmen İrlandalıların efsane ismi Robbie Keane onun için "O, İrlanda'nın bir numarası" diyerek O'Shea'yi övmüştür.

Luca Antonini
       Kariyerine başladığı Milan'a, yaşadığı kiralanmalar serüveninden sonra 2008 yılında dönen ve 1 Serie A, 1 İtalya Süper Kupası kazanan Antonini, başarıyı geç ve az da olsa tattı. Tabi yaşının ilerlemesi sonucu Milan'dan da ayrılan tecrübeli oyuncunun adı son transfer döneminde Beşiktaş ile anılsa da transfer gerçekleşmedi. Alt milli takımlarda defalarca oynamasına rağmen kirada geçirdiği yıllarda A Milli Takım trenini kaçıran Antonini, Prandelli tarafından 2010'un Ağustos'unda Fildişi Sahilleri ile oynanan hazırlık karşılaşmasının aday kadrosuna çağırılsa da milli olma sevincini yaşayamadı.

Ümit Özat
       Gelelim bizim "doğan görünümlü şahinimize". Çoğu zaman dalga geçilse de, futbolu beğenilmese de sağ ayaklı sol bek tipinin Türkiye için tek ve dolayısıyla en başarılı ismi Ümit Özat'a hakkını teslim etmek lazım. Sürekli bindirmeleri, mücadele gücü yüksek oyunu, özverisi ve Quaresma'dan önce bizi tanıştırdığı "trivela ortaları" ile gönüllerde taht kurmuştur. Ayrıca joker eleman olması bakımından takımına verimi oldukça yüksek bir isimdi.

Tarık Çamdal
       Bu listenin en yeni ve Santon'dan sonra en genç ismi olmasına rağmen ilerleyen yıllarda özellikle üç büyükler tarafından transferi için en çok mücadele edilecek isimlerin başında gelen Tarık; hızı, atletikliği ve top tekniği ile bir sol bekten fazlası olduğunu şimdiden hissettiriyor. Efsane sol beklerden Dede'nin sakatlanması ile kariyerinde belki de yepyeni bir yol açılan Tarık'ın sağ bek ve orta sahada da oynayabiliyor olması onu daha da değerli yapıyor. Ayrıca ilk önce verdiği Almanya milli takımında oynama kararını daha sonra değiştirerek ay-yıldızlı formayı tercih etmesi sol bek sıkıntısı yaşayan ülke futbolu için de olumlu bir gelişme.

Philipp Lahm
       Bana göre bu listenin en yetenekli, en istikrarlı, en verimli, kısaca en iyisi Lahm'dır. Ancak ne kadar beğensem de kendimi nefret etmekten bir türlü alamadığım isim de yine Lahm'dır. Kendisi mucizelerle dolu 2008 Avrupa Şampiyonası'nda final yürüyüşümüzde bize çelmeyi sol bek oynadığı maçta sağ ayakla attığı golle takan ve rüyalarımızı kabusa dönüştüren isimdir. Dünyanın en iyi orta saha oyuncularından biri olan Xavi'nin "Lahm, kişiliği ve zekasıyla sahanın neresine koyarsan koy, en iyi oyuncudur. Başka birisi oraya bu kadar çabuk ve iyi uyum sağlayamazdı. Leverkusen ile 1-1 biten maçta, orta sahayı tamamen domine etti. Topa 115 kez dokundu. Gelecekte en iyi orta saha oyuncusu olabilir." sözleri Lahm'ın nasıl bir profesyonel olduğunun en güzel ve anlamlı kanıtı olsa gerek.

Hazırlayan: Cumali ÖNCALIR
Transfer Merkezi

Transfer, Röportaj, Araştırma, Analiz

www.TransferMerkez.com

1 yorum: