Transfer Merkezi Dergisi'nin bugünkü konuğu Hollanda'nın PEC Zwolle takımında forma giyen gurbetçi oyuncumuz Mustafa Saymak. Hollanda Kupası KNVB finalinde Ajax'ı mağlup ederek kupanın sahibi olan Zwolle'de forma giyen 1993 doğumlu ofansif orta saha oyuncusu, bu sezon Eredivisie'de 30 maçta 6 gol 6 asist yapmayı başardı.
Merhabalar Mustafa, bize futbola nasıl başladığın hakkında bilgi verir misin?
Futbola başladığımda henüz 6 yaşındaydım. Babam futbola başlamamda en büyük etkendi. Babam da daha önceleri Türkiye'de iken amatör olarak futbol oynamıştı. Babamla birlikte hemen hemen hergün çim sahada topla oynuyorduk. Bende bir yetenek vardır tabi ki ama şunu belirtmeliyim ki; azimle ve sürekli çalışmadan bu yetenek tek başına bir şey ifade etmiyor. Buralara gelmemde disiplinli çalışmamın payı büyüktür.
Bir Türk oyuncu olarak Ajax'ı devirerek KNVB kupasını almak nasıl bir duyguydu?
Tabii ki çok müthiş bir duygu. Çünkü ben, PEC Zwolle kulübü ile bu kupayı kazanan ilk Türk oyuncuyum.
Geçen kış transfer döneminde kulübümle 2,5 yıllık kontrat imzaladım. Kulübümde ve Zwolle şehrinde olmaktan dolayı çok mutluyum. Burada istediğim oyunumu daha güzel sergilediğimi düşünüyorum. İleride ne olacağını bilemediğim için, Hollanda içinden ve dışından gelecek her uygun teklifi de düşüneceğimi söyleyebilirim.
Türkiye'den herhangi bir kulüpten transfer teklifi aldın mı peki?
Resmi olarak henüz bir kulüpten teklif almadım ancak bazı kulüplerin benimle ilgiliendiğini biliyorum. Ama resmiyette bir ilerleme olmadı.
Türkiye'den görüşüp konuştuğun futbolcu arkadaşların var mı?
Hayır, gerçekçi olmak gerekirse Türkiye'den oyuncularla fazla iletişimim yok maalesef.
Doğru, henüz bir seçim yapmadım. Bu karmaşık bir durum. Geçen yıl U20 Dünya Kupası'nda Türk Milli takımı adına oyanayacaktım ama herşey planlandığı gibi gerçekleşmedi. Neyse bu konuda fazla konuşmak istemiyorum. Bu yııl Hollanda adına ümit vaadeden genç oyuncular milli takımında ve 1 kez de Hollanda Ümit milli takımında İsrail'e karşı oynadım.
Gurbetçi bir oyuncu olarak Hollanda'da yaşamak ve oynamak nasıl bir duygu?
Ben burada doğduğum ve Türk kökenli olduğum için her iki dili de çok iyi konuşuyorum ve bu nedenle fazlan zorlanmadığımı söyleyebilirim. O açıdan Türkiye veya Hollanda farketmez benim için.
Türk futbolunu takip ediyor musun? Türk ve Hollanda futbolunu karşılaştırır mısın?
Evet Süper Lig maçları izliyorum ama Hollanda Ligi'ndeki maçlardan daha az izlediğimi söyleyebilirim. Bence iki ülke futbolu arasındaki en önemli farklar fizik ve taktik. Hollanda futbolu daha çok teknik ve taktik ağırlıklı, Türk futbolu ise fiziğe ve kondisyona bağlı.
Türkiye'ye gelip gidiyor musun? Geldiğinde hangi yöreleri ziyaret ediyorsun genellikle?
Tabi ki. Türkiye benim anavatanım. Ben aslen Denizliliyim ve orada birçok akrabam var. Türkiye'ye gittiğim zamanlarda ya Denizli'ye gidiyorum ya da arkadaşlarımla Alanya, Marmaris gibi sahil şehirlerine gidiyoruz.
Futboluyla, oyun tarzıyla kendine örnek aldığın bir oyunu var mı?
Örnek aldığım oyuncu Lionel Messi diyebilirim. Dar alanda hızlı ve çok teknik bir oyuncu.
Hollanda'da ya da Türkiye’de taraftarı olduğun bir kulüp var mı?
Hollanda'da tutkuyla bağlandığım bir kulüp yok. Türkiye'de ise Galatasaray taraftarıyım.
Maçlar ve antrenmanlar dışındaki boş zamanlarında neler yapıyorsun? Hobilerin neler?
Boş zamanlarımda genellikle Play-station oynuyorum. Bunun yanısıra TV'den diğer ligleri izliyorum ve arkadaşlarımla futbol oynuyorum.
Röportaj: İsmail ÖZEN
Bu röportaj TransferMerkez.com tarafından yapılmıştır, tüm hakları saklıdır. İzinsiz kullanılamaz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder