23 Ekim 2014 Perşembe

Futbola Adanmış Hayatlar: Murat Bozdemir

       İşi bağırmak çağırmakla halletmeyi başarı sananlar, bilmeliler ki; bağırıp çağırmak tribünlere has. Oysa ki bağırıp çağırmak skora tesir etmiyor.

       Hayat futbola fena halde benzer. Futbol, şahsi beceri gerektirir; ama aslında toplu oynanan, insanların bir takım halinde oynadıkları bir oyundur. Hayat da öyle değil mi? İstediğin kadar yetenekli ol, iyi bir takımın yoksa kaybedersin. (Dar Alanda Kısa Paslaşmalar filminden.)

       Kayseri'de genç neslin değerli teknik adamlarından Hacılar Erciyesspor'un teknik direktörü Murat Bozdemir ile futbolculuk hayatının erken bitmesi ve teknik direktörlük hayatına girişi, kısacası futbol/hayat ekseninde keyifli bir söyleşi gerçekleştirdik. Erken yaşta UEFA B lisansına sahip olan Bozdemir, Türkiye'de Bölgesel Amatör Lig'de en genç teknik direktör. Henüz 28 yaşında olmasına rağmen birçok tecrübeye sahip olan genç teknik adam, Kayseri'de de yerel bir efsane haline geldi. Galatasaray Futbol Okulları İç Anadolu Bölge Sorumluluğu yapan, Futsal Milli Takım seviyesine yükselen ve Erciyes Üniversitesi Futsal takımı ile Avrupa Şampiyonası Gol Kralı ünvanını elde eden Murat Bozdemir ile sohbetimiz başlıyor.

Kısaca Murat Bozdemir'i tanıyalım...
       1986 yılında Kayseri'de dünyaya geldim. 7 yaşında Kayseri Erciyesspor'da futbola başladım. Futbola başlamamda Amatör Milli futbolcu olan amcam Recai Bozdemir'in çok katkısı var. Kayseri'de DSİ, Özel İdare, Şekerspor, Talasspor ve Sağlıkspor'da forma giydim. Sağlıkspor'da yaşadığım sakatlık nedeniyle futbolculuk hayatıma son vermek zorunda kaldım. Futbola bağlılığım ve hayatımın her alanında futbolu nefes almak gibi bir zorunluluk haline getirdiğim için Teknik Direktör olarak futbolun içinde kalmayı tercih ettim.

Futbola adanmış bir hayat, zorluklar ve talihsizliklere rağmen pes etmemek, sevdiği işin içinde kalmak nasıl bir duygu?
       Futbol bir aşk benim için, vazgeçilmez bir tutku. Her şeye rağmen pes etmemek ve var olabildiğini göstermek futbolun doğasında var. Maddi olarak yaşanan sıkıntılara rağmen sevdiğimiz işi yapmamız bizi ayakta tutan yegane neden.

Hedefleriniz neler?
       Kariyer planlaması yapmadım. Ama merdivenleri teker teker çıkmak istiyorum. Şu andaki ilk hedefim takımımı 3.Lig'e çıkarabilmek. Her teknik direktörün hayali, bir gün A Milli futbol takımını çalıştırmaktır. Ben de bu yolda ilerlemeye devam edeceğim.

Türk Futbolu ve Milli Takım hakkındaki düşünceleriniz?
       Alt yapı hocalarına önem verilmesi ve sistematik çalışma ile Avrupa standartlarına ulaşabileceğimizi düşünüyorum. Örneğin Galatasaray-Anderlecht maçında rakip takım 17 yaşında bir oyuncuya devler arenasında şans verebiliyor ama bizde 25-26 yaşındaki bir oyuncuya genç nitelendirmesi yapabiliyoruz. Milli takım içinse kötü başladık ama Fatih Terim hocamıza güveniyorum. Avrupa Futbol Şampiyonası'na katılacağımıza inanıyorum.

Teknik direktör olarak bir idolünüz var mı?
       Teknik Direktörlüğüme katkısından dolayı alt yapılardan itibaren desteğini çekmeyen Doğan Doğan hocama teşekkür ederim. İdolüm var diyemem ama Türkiye'den Ertuğrul Sağlam ve Osman Özköylü, Avrupa'dan ise Diego Simeone ve Andre Villas-Boas'ı beğeniyorum.

Röportaj: Harun YAPAR
Bu röportaj TransferMerkez.com tarafından yapılmıştır, tüm hakları saklıdır. İzinsiz kullanılamaz. 
Transfer Merkezi

Transfer, Röportaj, Araştırma, Analiz

www.TransferMerkez.com

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder