30 Ekim 2015 Cuma

Akhisarspor'dan Tarihinin En İyi Başlangıcı..

        Akhisarspor, Spor Toto Süper Lig'de 9. haftayı 16  puanla 4. sırada tamamlarken, tarihinin en iyi sezon başlangıcını da yapmış oldu. Mütevazi kadrosuyla her sezon başında "küme düşer" denilen ancak gösterdiği performansla herkesi şaşırtmayı başaran Akhisarspor, teknik direktör Hamza Hamzaoğlu'ndan sonra Bilal Kısa gibi takımın önemli isimlerinden birini de kaybetmesine rağmen bu sezona da çok iyi başladı ve tarihinin en iyi sezon başlangıcını yapmayı başardı.

        Akhisarspor, Hamza Hamzaoğlu ile kazandığı kendine özgü oyun anlayışını, Mustafa Reşit Akçay’la sürdürmüştü. 2014-2015 sezonu 2. devresinde Roberto Carlos’un getirdiği  daha ofansif oyun anlayışı yerine Cihat Arslan’ın teknik direktör olması ile kontrollü oyun anlayışıyla özüne geri dönen bir oyun yapısı sergilemeye başladılar yeniden.

        İlk 9 haftalık periyotta Akhisarspor’un başarısının temel nedeninin sağlam defans kurgusu olduğunu söyleyebilmemiz mümkün. Özellikle Braga’dan transfer edilmiş olan stoper Douglao bu sezon Akhisarspor’da altın çağını yaşıyor. Kademe anlayışı, zamanlaması, duran toplarda hücuma çıkarak rakip defansın dengesini bozması bu övgüleri hak eder nitelikte. Stoper olarak oynamasına rağmen, Rizespor ve Konyaspor deplasmanlarında 1’er asistle oynaması ve Fenerbahçe deplasmanında ise attığı gol göz önüne alındığında takımın en iyilerinden birisi olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Bu sene takıma katılan Caner Osmanpaşa’nın da stoper pozisyonunda Douglao ile birlikte başarılı bir ikili oldukları göze çarpıyor.


        Sezon başında Akhisarspor kalecisi Oğuz Dağlaroğlu’nun yerine Partizan kulübünden transfer edilen Milan Lukac ise Akhisarspor için inanılmaz faydalı bir oyun ortaya koyuyor.  9 maçın 5’inde kalesini gole kapatan Lukac, kalesinde gördüğü 7 golü de deplasmanda yerken (Başakşehir, Fenerbahçe ve Trabzonspor 2’şer gol) özellikle duran toplarda göstermiş olduğu yüksek performasını, Trabzonspor maçında kurtarmış olduğu penaltı ile süsleyerek takım için vazgeçilmez bir oyuncu olduğunu gösterdi.

        Akhisarspor adına sezonun en çok yükselen performansın ise sağ bekte oynayan Ahmet Cebe tarafından ortaya konulduğunu söylemek sanırım hatalı olmaz. PTT 1.Lig'den bu yana takımda yer alan Ahmet Cebe, geçen sezon Konyaspor’dan transfer edilen Tolga Ünlü ile forma yarışına girmişti. Bu sezon Cihat Arslan’ın her maç ilk 11’de yer verdiği Ahmet Cebe özellikle hücumda gösterdiği performansı ile ilk 11’deki yerini perçinledi. Trabzonspor ve Rizespor maçında defanstan yapmış olduğu bindirmeler ile rakip defans oyuncuları tarafından faullere maruz kalan oyuncu Akhisarspor’a iki penaltı kazandırarak takımın hanesine eklenen 4 puanın bir bakıma mimarı oldu. Her maç performansını yükselten Ahmet Cebe’nin maç içersinde yoğun konsantrasyonu ve hırsı da Akhisarspor taraftarının gönlünü kazanmasında önemli bir etken oldu.

        Ön libero’da Custido ve Merter şimdiye kadar başarılı bir sezon geçirirken, kendisinden çok daha iyi büyük beklentiler olan Gençlerbirliği'nden transfer sol kanat oyuncusu Mervan Çelik’in performansı ise şu an için yetersiz görünüyor. Geçen sezon gösterdiği performanstan uzak olan bir diğer oyuncu Lua Lua.

        Oynadıkları oyun ile soru işareti oluşturan iki oyuncu Sami ve N’Guemo, Rizespor deplasmanın ilk yarısındaki oyunlarıyla Akhisarsporluların  yüreğine adeta su serptiler. Bu iki oyuncunun performanslarının Rizespor maçındaki düzeyiyle devam etmesi ve Mervan ile Lua Lua’nın performanslarını yükselterek kendilerine katılmaları halinde Akhisarspor’un üst sıraları zorlamaya devam edeceğini düşünüyorum. Bir diğer yandan kenarda Hasan Kabze ve Bruno’nun yer alması da, kadro derinliği açısından oldukça pozitif bir etki yaratıyor.


        İki oyuncu var ki kendilerinden bahsetmek için aslında 2 ayrı yazı daha yazmak gerekir. Bunlardan ilki, takımın bel kemiği Güray Vural. Akhisarspor'un Süper Lige çıktığı sene takıma dahil olan Güray Vural tam bir görev adamı. Oynadığı ilk sezonlarda sol bek olarak görev yaparken, sonrasında sağ açık olarak oynamaya başlayan oyuncu gerektiğinde maç içinde pozisyon değişikliği yapılarak sol beke çekilmesi ile takıma inanılmaz bir hareket yeteneği sağlıyor. Bilal Kısa’nın takımdan ayrılmasının ardından takımdaki liderlik görevini üstlenen oyuncu oynadığı 9 maçta 4 gol ve bir asistle bu sezonda da Akhisarspor’un vazgeçilmezleri arasında yer alıyor. Beyefendi kişiliğinin yanında taraftara olan yakınlığı da ayrıca takdire şayan.

        Bu sezon Fulham’dan Akhisarspor’a transfer olan Hugo Rodellega ise sanki yıllardır Akhisarspor’da oynarcasına takıma uyum sağlamış vaziyette. Rakip defansı yıpratıcı bir forvet. Devamlı olarak rakip defansı üzerine baskı kuran, topu kontrolü ve vuruş tekniği ile gerçekten de kendisinden bekleneni fazlasıyla gerçekleştiren bir oyuncu. Akhisarspor Gekas, Niasse ile etkili olduğu forvet pozisyonunda ilk maçlar değerlendirildiğinde Rodellega ile çok doğru bir tercih yapıldığını rahatlıkla söyleyebiliriz. İlk 9 hafta değerlendirildiğinde 4 gol 1 asistle oynaması ve Rizespor karşısında attığı jeneriklik gol ise Akhisarspor yönetiminin forvet transferi noktasındaki kararının doğruluğunu kanıtlıyor.


        Cihat Arslan ilk geldiğinde kimi çevrelerce yetersiz olabileceği yönündeki söylemleri ise tamamen kırmış halde, kanaatimizce takım nasıl oynaması gerekiyorsa Akhisarspor’u o şekilde oynatıyor. Oyuncu tercihleri, oyuncu değişiklileri tercihleri ve zamanlaması inanılmaz. Karşıyaka’ya transfer olarak profesyonel futbolculuğa başlamadan önce Akhisarspor’da bir sezon oynamış olması, onu taraftarın da içlerinden biri gibi görmesini sağlıyor. Aynı şekilde kardeş kentte doğup büyümesi, kentin dinamiklerini bilerek hareket etmesi, taraftara, oyunculara karşı sempatik tavrı, Hamza Hamzaoğlu’nu da anımsatıyor.

        Tüm bu başarıların asıl mimarları ise Akhisarspor yönetimi, başta Başkan Hüseyin Eyüksel olmak üzere, Asbaşkan Harun Eryüksel, Süleyman İşçi, Zekeriya Güneş, basın sorumlusu İbrahim Evren Acar ve diğer yönetim kurulu üyeleri tam bir aile birliği içerisinde davranıyorlar. Oyunculara, tedarikçilere kısacası hiç kimseye borcu olmayan, sözünün eri, dediğinin arkasında tüm polemiklerden uzak bir şekilde kulübü yönetiyorlar. Akhisarspor kulübünün eski başkanı Ömer İşçi ile Akhisar Belediye Başkanı Salih Hızlı da başarının diğer mimarları.

Hazırlayan: Av. Taner BAŞ
Transfer Merkezi

Transfer, Röportaj, Araştırma, Analiz

www.TransferMerkez.com

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder