31 Aralık 2014 Çarşamba

30 Aralık 2014 Salı

Oyuncu Raporu: Boris Cmiljanic

        Boris, 17 Mart 1996'da büyük yetenekler çıkaran küçük bir ülke olan Karadağ'da dünyaya geldi. Futbola küçük yaşlarda başladı. Buducnost alt yapısında uzun boyu ve topla uyumu ile dikkatleri üzerine çeken Boris, 2012'de 16 yaşındayken Petrovac'a karşı ilk lig maçını oynadı. Geçtiğimiz sezon belki de kariyerini büyük ölçüde etkileyecek bir sakatlık yaşadı ve 3 ay sahalardan uzak kaldı. Sadece 6 maça çıktı. Yaz transfer döneminde de 600 bin Euro karşılığında PSV'nin yolunu tuttu. PSV kariyerinde A takım ile hiç maça çıkmadı. Jong PSV'de ise 1 maç hariç ilk 11 çıkmadı ve 6 maça sonradan girip sol kanat oynadığı Roda JC maçında golünü attı. 1,93cm boyunda olan Boris'in hedefi İbrahimovic olmak. Şimdi gelelim nasıl bir oyuncu olduğuna;

Güçlü Yönleri
        Bitiricilik; Boris oldukça iyi bir bitirici. Santrafor oynadığı zamanlarda uygun pozisyon bulduğunda kolay kolay affetmiyor. Son vuruşları ortalamanın oldukça üstünde.

        Dribling; 1,93cm'lik boyuna ve kalıbına rağmen topla oldukça hızlı ve iyi bir driblingci. Adam geçme konusunda sıkıntısı yok.


        Topsuz Oyun/Yaratıcılık; Boris'in geleceğini parlak gösteren en büyük etkenlerden biri de etkili topsuz oyunu. Fiziğini çok iyi kullanan ve yaptığı fake koşular ile arkadaşlarını rahatlatan Boris top ayağındayken de oldukça etkili ve yaratıcı. Bu özellikleriyle de ünlü İsveçli yıldız Ibrahimovic'i andırıyor.

Oyun Tarzı/Pozisyonu
        WhoScored.com gibi sitelerde "Style of play" gibi bölümler olur. Ben de o tarz bir bilgi vermek istiyorum. En uçta santrafor mevkiinde ve false 9 olarak oynayabilen Cmiljanic, kanatlarda da oynayabiliyor. Bir forvet olarak yetişti ancak Jong PSV'de çıktığı 7 maçın 5'inde sağ ve sol kanat oynadı. Sağ ayaklı bir oyuncu olan Cmiljanic'in izlediğim kadarı ile en iyi oynadığı pozisyon 4-4-2'de sağ forvet. Böylece hem kanada kayıp hızını hem de diğer forvete paslarıyla yaratıcılığını ön plana çıkarıyor.

Geleceği
        Şöyle bir özet geçersek; bu kadar uzun boylu olup da ayakları bu kadar çabuk olan nadir oyuncu vardır. Bunlardan biri de Cmiljanic. Eğer böyle devam ederse stoperlerin gelecekte en çok zorlanacağı oyunculardan biri olacaktır, -ki şimdiden o izlenimi veriyor. Topu ayağına aldığında, neredeyse 3 pozisyondan ikisinde faul ile durduruluyor. Umarım böyle bir yetenek heba olmaz. PSV'ye daha tam olarak uyduramadı. Takıma uyum sürecini atlattğında adı daha fazla duyulacaktır. İnşallah idolü olan Zlatan gibi iyi noktalara gelir.

Hazırlayan: Altan HALIGÜR

        Boris, 17 Mart 1996 'da büyük yetenekler çıkaran küçük bir ülke olan Karadağ 'da dünyaya geldi. Futbola küçük yaşlarda baş...

25 Aralık 2014 Perşembe

Röportaj: Sercan Yıldırım (Balıkesirspor)

       Transfer Merkezi Balıkesir Temsilcisi Cesur Kerestecioğlu, Balıkesirspor'un golcü oyuncusu Sercan Yıldırım ile Balıkesirspor ve kendi hedefleri üzerine samimi bir röportaj yaptı. Buyurun hep birlikte okuyalım.

Merhaba Sercan öncelikle röportaj teklifimizi kabul ettiğin için teşekkürler, bize biraz futbola başlayışından bahsedebilir misin?
        Ben teşekkür ederim, futbola herkes gibi hobi olarak başladım daha sonra ailem bana ''Sokakta yaralanacağına git bir kulübe yazıl'' dedi ben de Bursaspor altyapısına yazıldım ve buralara kadar geldim.

Balıkesirdeki boş zamanlarında neler yapıyorsun?
        Balıkesir'de sosyal anlamda çok fazla imkan olmasa da arkadaşlarımla birlikte yemeğe çıkıyoruz, sinemaya gidiyoruz, takımca bilardo oynuyoruz, bazen Go-kart'a gidiyoruz.

Beğendiğin, kendine örnek aldığın ya da idolüm diyebileceğin bir isim var mı?
        Thierry Henry diyebilirim. Bir de çok klasik olmayacaksa Cristiano Ronaldo.

Forma koleksiyonun var mı?
        Tam olarak koleksiyon sayılmaz ama çok sayıda forma topladım bugüne kadar. Fransa maçından Henry, Mexes formalarım var. İspanya maçından Torres'in formasına sahibim, daha sayamadığım birçok formam var.

Sence şu an takımınızdaki en yetenekli oyuncu kim?
        Alanziho diyebilirim, topla çok değişik hareketler yapabiliyor. Ne zaman ne yapacağını kestiremiyorsunuz.

Takımda en iyi anlaştığın arkadaşların kimler peki?
        Hamit Yıldız ve Alanziho. Bunlara Vargas'ı da ekleyebiliriz.

Herhangi bir uğurun var mı?
        Maça çıkmadan önce yerden bir tutam çim koparıp formamın içine atıyorum böyle bir uğurum var.

Bu sezon 19 numaralı formayı giyiyorsun. Forma numaranın özel bir anlamı var mı?
        9 benim uğurlu rakamım fakat burada 9 numarayı Gökhan Ünal giydiği için 19'u aldım.

Bursaspor ile şampiyonluk ve Şampiyonlar Ligi tecrübesi yaşadın. Bunlar sana neler kattı?
        Şampiyonluk ve Şampiyonlar Ligi benim için unutulmazdı. Belki de torunlarım ileride bu anılarım ile övünecek yani kısaca bana çok şey kattı diyebiliriz.

Bursaspor'da oynadığın yıllarda Manchester United'ın seni transfer etmek istediğini biliyoruz. Bundan bahseder misin biraz?
        Manchester beni küçük yaşlardan beri istiyordu yani gitseydim A takımdan değil altyapıdan ya da Reserve takımdan başlayacaktım. Gitseydim şu an herşey çok daha farklı olabilirdi benim için.

Şu ana kadar karşılıklı oynadığın isimler içinde seni en çok zorlayan stoper kimdi?
        Beni en çok zorlayan stoper Diego Lugano'ydu kesinlikle, gerçekten çok sert oynuyordu.

Balıkesirspora geliş sürecinden bahseder misin bize biraz. Transferin nasıl gerçekleşti?
        Deniz Hoca, beni başkanımız ve İsmail hoca ile görüştürdü. Ben de olumlu baktım hem doğduğum yere yakındı hem de şartlar iyiydi maddi ve manevi olarak. Başkanımız da aynı sıcaklıkta davranınca buraya geldim.

Peki Balıkesir'i şehir olarak nasıl buldun?
        Tabiri caizse şirin bir şehir diyebilirim. Şirin derken küçük olmasından dolayı böyle diyorum dediğim gibi sosyallik anlamında pek bir şey yok fakat insanları sıcakkanlı.

Balıkesirspor şu ana kadar ligde istediği sonuçları alamadı. Bu durumun sebebini neye bağlıyorsun?
        Burada yeni bir yapılanma var, yeni bir takımız. Açıkcası biraz sıkıntılar yaşadık fakat yeni hocayla yeni bir yapılanma var. Herkesin özgüveni yerine geldi.

İlk yarısı 1-0 geride kapatılan 5-3'lük bir Kasımpaşa galibiyeti var. Bu galibiyet hakkında neler düşünüyorsun, devre arasında neler konuşuldu?
        Erken ve şanssız bir gol yedik, fakat o golün ardından toparlanmak çok güzeldi. Devre arası da inandık savaşmaya devam edecektik. Şartlar kötüydü fakat çok güzel bir galibiyet elde ettik.

Kemal Hocanın takıma etkisi nasıl oldu? Onun gelişiyle takımda ne gibi farklılıklar oldu?
       Kemal hocanın takıma büyük bir etkisi oldu. Herkes kendini göstermek için performansını ikiye katladı, bu da takıma olumlu yansıdı.

Kendini sahada eksik gördüğün bir yönün var mı, varsa nedir?
        Topu daha iyi saklayabilirim diye düşünüyorum. Her zaman söylerim Arda Turan'ın topu saklama özelliğini çok beğeniyorum çünkü ben her zaman topu alıp ileriye gitme taraftarıyım. Bir de kendimi hava toplarında eksik görüyorum.

Bu sezon atacağın gol sayısı için kendine koyduğun bir hedef var mı, gol krallığını düşünüyor musun?
        Gol krallığı zor fakat 15 gol atarsam çok iyi olacağını düşünüyorum.

Hedeflerin arasında Milli Takım'a tekrar dönmek var mı?
        Tabi ki şu anki tek hedefim o. Milli Takım'a tekrar girersem her yerde ''Sercan Yıldırım tekrar Milli takımda'' dendiğini görmek istiyorum. Bu benim için çok önemli bir başarı olur.

Çok iyi top sürdüğün ve adam eksilttiğin biliniyor fakat az şut çekiyorsun bu konuda ne söylemek istersin?
        Daha çok vursam iyi olabilir diye düşünüyorum. Kasımpaşa maçının 5. dakikasında Vargas'ın indirdiği topta vursam gol olabilirdi diye düşünüyorum ama topu Gökhan abiye attım çünkü ben daha çok süslemeyi seviyorum.

Son olarak Balıkesirspor'daki hedefin nedir ve Karabükspor maçı hakkında neler söylemek istersin?
        Hedefimiz tabi ki şu anda tüm şehir olarak kümede kalmak. Eğer ki kümede kalırsak ben de kiralık olduğum için sene sonu buradan ayrıldığımda huzurlu ve mutlu bir şekilde ayrılacağım. Kendi hedefim ise Galatasaray'a döndüğümde orada başarılar elde edip, milli takıma tekrar girmek ya da Avrupa'da bir yere gitmek. Karabükspor maçı zor olacak fakat kazanırsak ondan sonraki Trabzon maçını da alıp 3 hafta da 9 puan alabiliriz.

Bu röportaj TransferMerkez.com tarafından yapılmıştır, tüm hakları saklıdır. İzinsiz kullanılamaz.

       Transfer Merkezi Balıkesir Temsilcisi Cesur Kerestecioğlu , Balıkesirspor 'un golcü oyuncusu Sercan Yıldırım ile Balıkesirsp...

25.12.2014 İddaa Tahminleri

23 Aralık 2014 Salı

Scout Raporu: Muhammed Can (Balıkesirspor U21)

Ayağı İyi Olan Stoper 'CAN'dır
        Vücut dengesi, toplu ve topsuz çıkışlar, hava toplarına olan hakimiyet, alan hakimiyeti, rakip forvetin dengesini bozma, ilk müdahale... Bir stoperde arayacağınız özellikleri sıralayın desem hepiniz benzer şeyler söylersiniz galiba. En azından menajerlik oyunu oynamanız dahi yeterli bu tarz özellikleri sıralayabilmeniz için. Şahsen ben de bu özelliklerin özellikle bir kısmına dikkat ederim izlediğim stoperlerde. Bazen dikkat etmenize bile gerek kalmaz tabii. Sahadaki duruşuyla direkt dikkatinizi çeker bazı oyuncular. İşte şimdi bahsedeceğim isim de böyle benim için. Ben özellikle onu izlemeye gitmemiştim, o dikkatimi çekmeyi başardı. Kimden mi bahsediyorum? Muhammed Can’dan...

        2008 yılında ilk lisansı Balıkesir Büyükşehir Belediyespor’da çıkan 1997 doğumlu bir isim Muhammed. Yazının başlangıcından da anlaşılacağı gibi stoperde görev yapıyor. 2009’da amatör lisansı çıktıktan 3 yıl sonra, yani 2011 yılında Balıkesirspor’un alt yapısına transfer edilmiş. Sırasıyla U-15, U-16, U-17, U-18 ve U-19 yaş kategorilerinde görev alan Muhammed, bu yıl U-21 takımında da ara ara kadroya girmeyi başardı. Benim de dikkatimi U-21 takımında forma şansı bulduğu Başakşehir maçında çekti zaten.

        O maçta tam 4 gol yedi Balıkesirspor U-21 takımı ama buna rağmen ayakta kalan 2-3 isimden biriydi Muhammed. Hava toplarında fire vermedi, savunmadan topla çıkışlarda hep sahnedeydi. İkili mücadelelerde ayakta kaldı, çoğunlukla rakipten önce topa müdahale etti. Rakip tarafından geçilse bile mücadeleyi bırakmayışı ve kademedeki başarıları da notlarıma aldığım pozitif özellikleri arasındaydı.

        1.86 boy bir stoper için ideal. Hele bir de sıçrama konusunda iyiyseniz yeter de artar bile. Muhammed’in 1.86’nın yanına kattığı sıçrama kabiliyeti onu hava toplarına hakim kılıyor. Ayağının iyi oluşu savunmadan hücuma iyi kalkmasını sağlasa da, kendisine eşlik eden pek bir ismin olmayışı bu tarz ekstra yanlarını heba ediyor. Diyagonal paslar konusunda daha iyi olabilir fakat yaşına kıyasla bu konudaki başarısı da dikkat çekici. İşte bunlar hep iyi ayaklı stoper! İnternet alemi tabiriyle ‘hastasıyız ayağı iyi olan stoperlerin’. Bu özelliği sayesinde de arkadaşları tarafından ‘Pique’ lakabını da almış zaten Muhammed kardeşimiz.

        Vücut dengesinin oturmuş olması ve esnekliği, zaman zaman inanılması güç reflekslerle müdahalelerde bulunmasını sağlayabiliyor. Takım son dakikalara geride girdiğinde, çoğu zaman hocaları tarafından forvette ‘Ömer Erdoğan’ gibi kullanıldığını da hatırlatmakta fayda var. Ama dediğim gibi onun şanssızlığı etrafında Volkan Şen, Ozan İpek  ya da Sercan Yıldırım olmaması maalesef...

        Milli takım yetkilileri tarafından da yeni yeni izlenmeye başlanmış Muhammed. 17 yaşında olmasına rağmen U-21’de de epeyce şans bulmaya başlaması önemli tabii. Milli takım havuzunda mutlaka bulunması gerekiyor tecrübe kazanması açısından.

        Alan hakimiyeti ya da pozisyon bilgisi ile alakalı da birkaç şey söyleyip bitireyim Muhammed ile ilgili düşüncelerimi. Ülkemiz stoperlerinin en büyük sorunu maalesef pozisyon bilgisi. Stoper için olmazsa olmaz. Kaba tabirle ‘uyuyan stoper’ asla tam bir stoper değildir ve diğer yönleriniz ne kadar iyi olursa olsun alanınıza hakim olma konusunda noksansanız yeterli değilsiniz demektir. Muhammed’in de ara ara bu sorunu yaşaması dikkat çekici. ‘Nasıl olsa yakalarım, topu oraya atamazlar’ gibi düşüncelerin getirdiği rahatlık Muhammed’de de ara ara oluyor ve kendisinde görünen en büyük handikap bu. Stoper dediğin yapışacak, kene gibi. Şansa bırakmayacak işini. Yapmıyor mu? Yapıyor elbette ama zaman zaman dalıp gittiği de olmuyor değil. Biraz oynadığı ekip, biraz da diğer yan faktörlerin katkısı var bunda. Zaten bu negatif detayı da zaman içinde lehine çevirdikçe tam bir stoper olacak Muhammed...

        Yolu çok açık kardeşimizin. Ben kendisine hayran kaldım izlerken. Başakşehir maçı bittikten sonra dedim onu yazacağım diye. U19’da da izledim, bire bir konuşma fırsatım da oldu, diyaloğum da. Umarım bu kötü sistem içinde  yok olup gitmez de, Türk futbolu iyi bir stoper kazanmış olur...

Hazırlayan: Emrah ÇETİN

Ayağı İyi Olan Stoper 'CAN'dır         Vücut dengesi, toplu ve topsuz çıkışlar, hava toplarına olan hakimiyet, alan hakimiyeti, ...

Basına Acı Kahveler

        Amatör futbol denince insanların aklına 1970'li yıllarda gazetelere renksiz fotoğrafları basılan, yağmurdan çamur deryasına dönen sahalarda mücadele eden futbolcular geliyor. Eskiden gazetelerde amatör takımlara, oyunculara hatrı sayılı yer veriliyordu; ancak serbest piyasa ekonomisinin devreye girdiği 1980'lerden sonra artık kendisi rant (!) getiremez olmuş ki, gazetelerde tek bir sütun da olsa haberleri geçmez oldu. Hatırladığım kadarıyla 1990'larda Milliyet, ara ara İstanbul amatör küme maçlarının sonuçlarını yazıyordu.

        Yazılı basında yüzüne bakılmayan amatör futbol, görsel basında kavgalarıyla yer bulur oldu; fakat çok sevgili basınımız profesyonel liglerde yaşanmayan fair-play örneklerinin daha çok amatörde yaşandığını görmezden gelir ya da ilgi çekmez diye tenezzül bile etmez. Zaten basının işine geleni "iyi", işine gelmeyeni "kötü" olarak insanlara dayatması kanıksanmış bir durum...v Kaldı ki, sevgili basın çalışanlarına şunu sormak gerek: Tribünlerin kötü, güvenliğin yetersiz kaldığı bir ortamda kavgalar nasıl yaşanmasın?

        Yalnızca güvenlik mi; yöneticilerin, futbolcuların sağlığını koruyacak personel de var mı acaba?
Geçtiğimiz günlerde 5 Temmuz Stadı'nın yan sahasında oynanan İskenderunspor 1967-Belen Belediyespor karşılaşmasında bir hava topu mücadelesi sonucu yerde kalan ve boğazı diline kaçan Ozan Ateş adlı futbolcu, iki takımın teknik direktörleri ve oyuncuların müdahelesiyle hayata tutunabildi.

        Allah'a şükür Ozan hayata döndü; lâkin onun kadar şanslı olmayanlar da vardı: 24 Aralık 2011 tarihinde Balçova Sahası'nda oynanan Güzelbahçe Belediyespor-Tirespor karşılaşmasında konuk ekipte forma giyen Serkan Tuğal, henüz 22 yaşında hayata gözlerini yumarken; saha kenarında ne bir ambulans ne de sağlık görevlisi vardı. Bu acı olaydan sonra İzmir'deki amatör maçlarda ambulans bulundurulma zorunluluğu getirilse de bu uygulama pek uzun ömürlü olmadı.

        Geçtiğimiz yıl Antalya'da Türk, Leh, Leton, Rus ve Ukraynalı meclis üyelerinin katıldığı bir turnuva düzenlenmişti. Milletvekillerini hemen hemen her adımını takip eden sağlık ekipleri, sakatlanan milletvekillerini ambulansa taşıdı; hâttâ yedekte bir ambulans daha bekletilmişti. Amma ve lâkin aynı vilayette konu amatör futbola gelince "ne hâliniz varsa görün" dendi: 1 Aralık 2013'te turnuvanın yapıldığı DSİ-Sanayi 1.Amatör müsabakasında bir futbolcunun dirseği yerinden çıkarken, 112 ekipleri 15 dakikada olay yerine geldi. Aynı tarihte oynanan Antalyagücü-Erdemspor A Genç mücadelesinde Onur Ar adlı futbolcunun iki dişi de kökünden çıkmış ve kaşı yarılmıştı. Futbolcunun dişlerinin yerine konması için karanlıkta çimler arasında dişler aranmış ve biri yerine monte edilebilmişti.

        Bu konuda ilk isyan bayrağını İzmir takımlarından Altınırmak'ın hocalığını yapan ve son derece saygıdeğer bir kişiliğe sahip Hilmi Bayer 2006'da açmış ve maçlarını oynayacakları sahada sağlıkçı olmaması nedeniyle takımını sahadan çekince hak mahrumiyeti cezası alarak ödüllendirilmişti. Pazar günü başıma daha da ilginç bir olay geldi: Bostanlı Hasan Türker Sahası'nda İmbatlı Yıldırımspor – Karşıyaka Demirköprü maçını izlerken, simitçi olarak ekmek parası kazanan bir vatandaşın reflüsü nüksetti; bunun üzerine polislerden biri 112'yi aradı.Yaklaşık 5-10 dakika içinde ambulans olay yerine geldi ve vatandaşa müdahelede bulunup bağlı olduğu hastaneye geri döndü!!

        Görüldüğü gibi bir insanın en temel ihtiyacı olan sağlık, amatörün semtine uğramıyor bile.. Maç başına 30-50 TL'ye görev alan masörlerden hallice ekipler, okunmuş (!) sularla futbolcularının yaşadığı sakatlılık sorununu çözmeye çalışıyorlar (!)

        Maalesef ki; insana verilen değerin ve insan hayatının oldukça ucuz olduğu, yaşanan hemen hemen her ölüme "takdir böyleymiş", "kader", "fıtratında varmış" denildiği bir ülkede yaşıyoruz... Lâkin atalarımızın bir sözü vardır: Tevekküllünün gemisi batmaz.

Hazırlayan: Erkan ADAY

        Amatör futbol denince insanların aklına 1970'li yıllarda gazetelere renksiz fotoğrafları basılan, yağmurdan çamur deryasına dö...

22 Aralık 2014 Pazartesi

Röportaj: Ante Kulusic (Balıkesirspor)

        Transfer Merkezi Balıkesir Temsilcisi Cesur Kerestecioğlu, Balıkesirspor'un başarılı stoperi Ante Kulusic ile bir röportaj yaptı, tecrübeli oyuncuyla Balıkesir şehri ve Balıkesirspor hakkında merak edilenleri konuştu.

Merhaba, Kulusic. Öncelikle teklifimizi kabul ettiğin için teşekkürler. Bize futbola başlayış hikayenden bahseder misin?
        Ben teşekkür ederim. 8 yaşındayken arkadaşlarımla beraber basketbol oynamaya karar verdik, daha sonraki 2 yıl basketbol bana sıkıcı gelmeye başladı ve arkadaşlarımla futbol oynamaya başladık. Onlar futbolu bıraktı ama ben ise şuan buradayım.

İdolün ya da örnek aldığın birileri var mı?
        Kendime tam olarak idol olarak gösterebileceğim kimse olduğunu düşünmüyorum.

İyi Türkçe konuştuğun herkes tarafından biliniyor. Bu konuda ne söylemek istersin?
        Türkçe, çok zor bir dil ama elimden geldiğince konuşmaya çalışıyorum. Tabii, her zaman kolay olmuyor. Her gün arkadaşlarımdan bir şeyler öğreniyorum fakat dediğim gibi Türkçe zor bir dil bence.

Kariyer açısından bundan sonrası için bir hedefin var mı?
        Kendime gençliğimden beri hiç hedef koymadım. Her zaman oynadığım futboldan, antremanlardan ve hayatımdan zevk almaya baktım. Eğer oynadığım futboldan zevk alıyorsam bu benim mutlu olmam için yeterlidir.

Balıkesir’de boş zamanlarında neler yapıyorsun?
        Çok özel yaptığım bir şey yok. Genelde kızım, karım ve arkadaşlarımla vakit geçiriyorum ve bol bol dinleniyorum. Bazen 2 veya 3 günlük izinlerde arkadaşlarımla İzmir gibi farklı yerlere gidiyorum ama zaten genelde futbolla uğraştığımız için fazla boş vaktimiz olmuyor.

Takımdaki en iyi arkadaşın kim ya da kimler?
        İyi insanlardan oluşan bir takımız, özel birisi yok fakat genelde Zeki Ayvaz ve Bülent Cevahir ile zaman geçiriyorum.

Forma koleksiyonunuz var mı?
        Hayır, büyük bir koleksiyonum yok. sadece Melo, Quaresma gibi sevdiğim oyuncuların formalarından oluşan bir forma koleksiyonum var. Zaten genelde forma değiştirmekten ziyade benden forma isteyenlere formamı hediye ediyorum.

Uzun yıllardır ülkemizde futbol oynuyorsun. Balıkesirspor’a transferiniz nasıl gerçekleşti?
        5 yıl Gençlerbirliği’nde oynadım ve geçen sezon oradaki sözleşmem bitti. Yurtdışından bir çok kulüp beni istedi fakat ben Türkiye’de kalmak istedim. Çünkü buranın dilini çok iyi bilmesem de birçok Türk arkadaşım vardı. Daha sonra bana menajerim "Balıkesirspor’da oynar mısın?" diye sordu. Ben de ikinci ligden yeni çıktıklarını biliyordum ve evet dedim. Daha sonra transferim gerçekleşti.

Takımımızın defans hattı hakkında ne düşünüyorsunuz?
        Sadece defans olarak düşünmüyorum çünkü sahaya 11 kişi çıkıyoruz. Bu sezon çok gol yedik bunun için üzgünüm fakat son iki haftadır yeni hocamızla bu durumu değiştirmek için çalışıyoruz. Nitekim başarıyoruz fakat galip gelemiyoruz. En az 6-7 puan toplayarak ikinci yarıya başlamak istiyoruz. Tek ihtiyacımız olan şey inanmak.

Balıkesirspor’dan beklentin nedir, takm olarak Süper Lig’de ne yapabilir sence?
        Yanılmıyorsam uzun yıllar sonra Süper Lig’e çıktık ve kesinlikle ligde kalmak zorundayız. Biliyorsunuz ikinci ligden çıkan her kulüp için lig çok zor geçer. Bu nedenle ilk hedefimiz ligde kalmak olmalı.

Takım ruhuna sahip olduğumuzu düşünüyor musunuz?
        Takım ruhuna pek inanmıyorum. Hepimiz profesyoneliz. Önemli olanlar ise aldığımız  sonuçlar. Her zaman sahada kalitemizi göstermeliyiz ve galip gelmeliyiz. Örneğin, Real Madrid ve Barcelona’nın çok özel bir şeye sahip olduğunu sanmıyorum sadece çok kaliteli oyunculara sahipler.

Balıkesir’e geldiğinde zaman şehri nasıl buldun?
        Buraya gelmeden önce şehir hakkında hiçbir şey bilmiyordum sadece taraftarlar hakkında iyi şeyler duymuştum. Burası çok büyük değil fakat istediğim her şeyi bulabiliyorum ve ailem de burada gayet mutlu.

Kendini sahada zayıf gördüğün bir yanın var mı?
        Neyi kötü yaptığımı bilmiyorum ama taraftarlar daha iyisini yapabileceğimi söylüyorlar ve bende her maç, her antrenman elimden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyorum.

Daha önce herhangi bir Balıkesirspor maçını izlemiş miydin?
        Çok fazla maç izleme şansım olmadı fakat PTT 1.Lig'deki durumu sürekli takip ediyordum. Sadece kupadaki Trabzon maçını izlemiştim ve çok beğenmiştim.

Ligdeki şansımız hakkındaki düşüncen nedir?
        Biliyorum, şu anki, durumdan kimse memnun değil fakat Kasımpaşa maçında kalitemizi gösterip 3 puanı almak ve ligde kalmak istiyoruz. (Balıkesirspor maçı 5-3 kazandı.)

Son olarak taraftarlarımıza ne söylemek istersin?
        Bizi her zaman yaptıkları gibi önümüzdeki maçlarda da desteklemeye devam etsinler. Şu anki durumumuz iyi değil fakat taraftarlarımızın desteği ile daha iyi yerlere gelip, ligdeki konumumuzu değiştireceğiz. Bizi sadece büyük maçlarda değil her maçta desteklesinler.

Bu röportaj TransferMerkez.com tarafından yapılmıştır, tüm hakları saklıdır. İzinsiz kullanılamaz.

        Transfer Merkezi Balıkesir Temsilcisi Cesur Kerestecioğlu , Balıkesirspor 'un başarılı stoperi Ante Kulusic ile bir röportaj ...

PTT 1.Lig Panorama (14.Hafta)


Haftanın Takımı: Adana Demirspor
Haftanın Teknik Direktörü: Ünal Karaman (Adana Demirspor)
Haftanın Futbolcusu: İsmail Köse (Manisaspor)
Haftanın Formsuzu: Bucaspor ve Mehmet Cansın Çiçek (Denizlispor)
Haftanın Golü: Abdullah Halman (Gaziantep BBSK)

Adanaspor 1-1 Osmanlıspor
        Belirsizliğin hakim olduğu Adanaspor'da Levent Eriş'in yaşadığı sağlık sorunundan sonra hafta içinde yardımcıları şehirden ayrıldı. Alt yapı sorumlusu Eyüp Arın özel izinle sahaya çıktı. Sami Can'ın cezalı oluşu orta alanda eksiklik yarattı, Eyüp hoca, Fahri ve Luiz ikilisini bu bölgede tercih etti. PTT 1.Lig'de ilk maçına çıkan Adanaspor kalecisi Hayrullah yediği golde çıkıp çıkmama arasında kaldı, bunun dışında sergilediği performans gayet iyiydi ve kalede duruşu fazlası ile güven verdi.

        Osmanlıspor da Osman hoca'nın cezası devam ediyor ve haliyle puan kayıpları yaşamaya devam ediyor. Maç sonu kaybedilen iki puana belki çok üzüldüler fakat rakiplerinde kaybetmesi ile bu bir puan ligde Osmanlıspor'a yeniden liderlik getirdi. Maçın ilk yarısında Adanaspor hiçbir varlık gösteremedi ve oyunun tek hakimi Osmanlıspor oldu. Aradığı golü Sapara'nın serbest atışında kafayı vuran Tonia Tisdell ile buldu. İlk yarıda topa fazlası ile hakim olan Osmanlıspor yeterince pozisyon üretmekte sıkıntı çekti. Serdar'ın çaprazdan vuruşu ve kullanılan serbest atışın dışında net gol pozisyonu bulamadı. İkici yarıda gol bulmak isteyen Adanaspor Hakan'ı çıkarıp Murat Yılmaz'ı oyuna aldı. Takımın direnci ikinci yarıda arttı ve oyuna mücadele anlamında eşitlik geldi. Adanaspor yediği gole benzer bölgeden kazandığı serbest atış sonucunda gol buldu, Cem'in serbest atışında Ahmet Dereli topu indirdi, Tiago'nun vuruşu direkten döndü ve tamamlayan Abdullah Karmil oldu. Golden sonra Osmanlıspor'un çabası yetmedi ve her iki takım sahadan birer puan ile ayrıldı.

Gaziantep BBSK 3-1 Altınordu A.Ş.
        G.Antep BŞBS takımının yükselişi sürüyor. Rakiplerinde puan kaybetmesi ile ilk altı hedefine iyice yaklaştılar. Altınordu takımı gol yollarında sıkıntı çekmeye devam ediyor. Maçın henüz başında Tolgahan'ın Erdal'a yaptığı müdahale penaltıya sebebiyet verdi ve Sertan'ın penaltı golü maçta dengeleri bozdu. İkinci yarı Altınordu maçın temposunu artırmaya çalıştı, fakat pozisyon üretmekte ve gol bulmakta sıkıntı yaşadı. Antep takımının tecrübesi ve oyuncuların etkinliği art arda iki gol daha bulmalarını sağladı. Abdullah Halman arka arkaya attığı iki golde haftanın en güzel gollerindendi. Her iki takımında devre arası takviyeye ihtiyacı var ve gerekli takviyeler yapıldığı zaman, Antep takımı ilk altı hedefine ve Altınordu takımı ligde kalma hedefine ulaşacağını düşünüyorum.

Şanlıurfaspor 1-1 Giresunspor
        Ş.Urfaspor 4-2-4 formasyonu ile sahaya çıkıp gol yollarındaki problemine çözüm aradı. Ligde Orduspor'dan sonra en az gol atan takım. Abdulkadir, Serdar, Zenke, Volkan ve Tello ile sahaya çıkmasına rağmen bir golden fazla atmayı başaramayınca sahadan bir puan ile ayrılmak zorunda kaldı. Maça çok etkili başladı Ş.Urfaspor, Abdülkadir'in röveşatasında kale içinde tamamlayan Zenke oldu. İlk yarı boyuncu ev sahibi takımın en etkili oyuncu Volkan oldu. Öne taşıdığı toplar ve yaptığı driplingler ile takımın hücumdaki en etkili ismiydi. İlk yarı boyuncu Giresunspor'un hiç bir varlık gösterememesine rağmen Ş.Urfaspor takımı yakaladığı pozisyonları gol yapamadı. Özellikle Volkan ceza sahası içinde vuruşu kaleciden döndü, benzer şekilde Zenke'nin yaya çıkardığı topu Ekrem kaleye vurdu az farkla dışarı çıktı.

        İlk yarının bitiminde Volkan'ın yaşadığı sakatlık ikici yarı Ş.Urfaspor oyun yapısını bozdu. Giresunspor ise Çağrı-Rıdvan değişikliğini gerçekleştirerek ikinci yarıda oyuna denge getirdi. Golü de çabuk bulunca dirençleri daha da arttı. Hakem Deniz Çoban, Ş.Urfaspor'un net penaltısını vermeyince maç sonu Cihat hocanın haklı eleştirilerini aldı. Giresunspor kaybetmeden yoluna devam ediyor ve alt sıralardan çıkıp üst sıralarda yerini almaya başladı. Ş.Urfaspor ikinci başkanı Nabi Kırmızı devre arası üç ya da dört transfer yapacaklarını söyledi. Bu maçta gösterdi ki Ş.Urfaspor'un alternatif oyunculara da çok ihtiyacı var.

Antalyaspor 2-0 Kayserispor
        Antalyaspor liderlik mücadelesi içinde olduğu güçlü rakibi Kayserispor'u evinde net bir skor ile yenmeyi başardı. Antalyaspor'un çok etkili bir hücum hattı olmasına rağmen Kayserispor sahaya 4-2-4 ile çıktı ve hem orta sahada etkinliği Antalyaspor'a verdi hem de rakip hızlı hücumlarda sayısal üstünlüğünü kaybetti. Sakib'ın hızlı hücumda Diarra'ya yaptığı etkili ortayı Diarra boşa harcamadı ve kafa ile gole çevirdi. Golden sonrada Kayserispor'da bir hareketlilik görülmeyince maçın henüz 35.dakikasında oyuna müdahale geldi, Alper yerini Serkan Kurtuluş'a bıraktı. İlk yarıda sonuç değişmeyince devre arası ikinci hamle geldi ve Nobre oyundan alınıp Okay oyuna dahil oldu. Orta alanı kaybetmek istemeyen Hami hoca Arif'i çıkartıp Zeki'yi oyuna dahil etti. Okay oyuna girdikten sonra gördüğü iki sarı kart ile oyun dışı kaldı ve açıkça Kayserispor'un bu maçlık kaderini tahin etti. Maçın adamı Sakib skoru belirleyen golü de attı ve performansı yüksek haftanın en iyi oyuncularından biri oldu.

Manisaspor 5-0 Bucaspor
        Manisaspor evinde gol olup yağdı resmen, ligde tüm olumsuzlukları yaşadıktan sonra bu hafta sahasında farklı bir sonuç ile kazanması psikolojik bir rahatlama ve öz güven sağlatacaktır takıma. Bucaspor alternatifsiz kadro kurbanı ve belirsizlikler takımı oldu. Kongre sürecinde takım resmen kaderine terk edilmiş durumda. Beş başkan adayının olduğu yani ilgi ve talebin bu kadar yüksek olduğu bir kulüpte başkan adaylarının oluşumlarını takımdan uzak diyarlarda yapmaları anlaşılır gibi değil. Luiz ve Gökhan gibi iki stoperinin yokluluğu ve sezon başından beri takımda bulunmayan sağ bek oyuncusu Bucaspor takımını Manisaspor'a karşı savunmasız bıraktı. Bucaspor kalesinde golü erken gördü buna rağmen golden sonra Bucaspor'un net 3 gol pozisyonu var. Bucaspor'un es geçtiği pozisyonları Manisaspor affetmedi ve İsmail'in devleştiği maçta Manisapor beş gol bulmayı başardı. Maçın sonlarına doğru Bucaspor ataklarında sahanın yine iyilerinden kaleci Bayram çok başarılıydı.

Elazığspor 1-0 Boluspor
        Elazığspor tarafsız saha maçında Boluspor'la Mersin'de karşılaştı. Büyük özlem duyduğu iki maç üst üste kazanma arzusunu gerçekleştirdi ve üst sıralarda yerini sağlamlaştırdı. Boluspor'da İshak'ın olmayışı Kibong'u gerçek mevkisine döndürdü. Hücum hattında ise Ali Dere, Emre, İsmail ve Prijovic yer aldı, bunlar içinde olabilecek tek alternatif Kenan vardı zaten. Fakat deplasmanda en azından kontratağa uygun bir hücum hattı oluşturmak istendi. Fakat Elazığspor rakip üzerinde bir hakimiyet kuramadığı için rakip kontrataklarına çok müsait bir yapısı yok. Buna rağmen maçın henüz başında Prijovic ile çok net bir pozisyon yakaladı, Prijovic topu bir fazla sürerek önce açısını daralttı, sonra ise uzak köşe boş olmasına rağmen kalecinin kapattığı köşeye vurunca net bir gol pozisyonu kaçırmış oldu. Aradığı golü bir türlü bulamayınca Elazığspor ikinci yarıya iki değişiklik ile girdi. Boluspor ise yapabileceği tek hamle olan Kenan hamlesini ancak ilerleyen dakikalarda yapabildi. Maçın hakkı beraberlik diye düşünürken sonradan oyuna giren Ömer savunma arkasına iyi koşu yaptı ve rakibi Mehmet Kuruoğlu'nun önene geçince Mehmet'in bir hamlesi olmamasına rağmen rakibe dokundurdu ve yerde kaldı. Mehmet Çakır uzatma dakikalarında penaltı golü ile takımına üç puan getirirken Boluspor hem bir puandan oldu hem de Mehmet cezalı duruma düştü.

Orduspor 2-1 Denizlispor
        Orduspor haftalar sonra kazanmayı bildi. Eksik kalan rakibi karşısında önce geriye düştü ardından peş peşe bulduğu iki gol ile maçı kazandı. Denizlispor da Mehmet Cansın Çiçek rakibine arkadan çok sert bir hareket yapınca maçın henüz 19.dakikasında kırmızı kart ile oyun dışı kaldı. Rakibe arkadan kayarak yapılan sert müdahalelerde kırmızı kart gösterilmesi taraftarıyım bende. Eksik kalmasına rağmen Denizlispor serbest atıştan Fatih ile golü buldu ve öne geçti. İkinci yarıda oyunun hakimiyeti Orduspor'daydı  ve üst üste pozisyonlar buldu, bunların ikisini gole çevirince öne geçti. Ziya 73.dakikada rakibine kontrolsüz müdahalede bulununca ikinci sarı kart ve kırmızı karttan atıldı. Denizlispor maçın son bölümlerinde oyunu dengeledi ve Şevki'nin güzel pasında Yordanav kaleci ile baş başa kaldı fakat değerlendiremedi. Maçta son pozisyonu bulan yine Denizlispor'du, Genkov'un kafa vuruşunu Fomichev üst köşeden çıkardı.  

Karşıyaka 1-0 Albimo Alanyaspor
        Haftanın heyecanı en yüksek maçlarından biriydi. Karşıyaka gol yemediği her maçı kazanır fakat takım savunması iyi olmayan bir takım buna bir de stoper hataları eklenince Karşıyaka takımı rakiplerine her maç çok sayıda pozisyon veriyor. Bu düşünceyi destekler biçimde Ayite savunma arkasına sarktığında stoperlerin pozisyonu net bir şekilde görüldü, Ayite kaçırdığı pozisyonu gol yapsa Alanyaspor için işler istediği gibi olabilirdi. Çünkü öne çıkan bir Karşıyaka takımı hızlı oyuncuları bulunan Albimo Alanyaspor için büyük avantaj olacaktır. Maça damga vuran olaylar ise Albimo Alanyaspor'un verilmeyen golleri oldu. Ofsayt pozisyonunda yardımcı hakem bunu yakalamış olsaydı kesinlikle üst ligde maç yönetirdi fakat tereddütte kaldıkları zaman her zaman savunma lehine karar kullanıyor yardımcı hakemler. Koray'ın attığı ikinci golde rakibe bir müdahalesi var, hakemlerin ellerini kullanan oyunculara karşı tüm kararlarında bu adaleti göstermesi gerekir. Ş.Urfaspor maçında rakibi iki eli ile çekmesi penaltı değilse Koray'ın bu itmesinin faul olma olasılığı kalmaz. Sercan'ın topa elle müdahalesi penaltıya neden oldu ve maçın tek golü artık penaltı ustası olan Can Erdem'den geldi. Haftanın kazananı Karşıyaka oldu.

Samsunspor 0-1 Adana Demirspor
        Haftanın maçı Samsun da oynandı. Maça her iki takımda o kadar iyi başladı ki tek başına izlenmeyecek derecede keyifli bir maç olduğunu düşündüm, biran herkesin izlemesini arzu edip bunu sosyal paylaşımda futbolseverler ile paylaşma gereği duydum. Maçın başlamasıyla topa daha fazla sahip olan ve topla daha etkili görünen Adana Demirspor, en net pozisyonunu yirminci dakikada buldu. Rakibin yaptığı hamle ceza sahası içinde olmasına rağmen başlangıcı ceza sahası dışında diye hakem kararı verince Adana Demirspor penaltısından oldu. Fakat bu serbest atışın ardından kazanılan korneri Hurşut etkili kullandı devamında Yiğitcan maçın tek golünü buldu. Bu maçta tek gol atılması dışında her şey çok keyif vericiydi. Atığı tek gol ile bu hafta deplasmanda kazanan tek takım Adana Demirspor oldu.

Hazırlayan: Namet ATEŞ
UEFA A Lisanslı Teknik Direktör

Haftanın Takımı: Adana Demirspor Haftanın Teknik Direktörü: Ünal Karaman (Adana Demirspor) Haftanın Futbolcusu: İsmail Köse (Mani...

19 Aralık 2014 Cuma

Altyapı ve Uzun Vade

        Günümüzde futbol artık daha endüstriyel bir yapıya bürünmüş durumda... Eskilerde Spor-Toto gelirleri ve bilet hasılatı kulüplerin gelir kaynağı olurken; şimdilerde lisanslı ürün satışı, TV yayınları, borsada işlem gören hisse senetleri ve tahvilleri, sponsorluk ve reklam gelirleri..vs gibi enstrümanlar devreye girdi.

        Elbette bu yatırım enstrümanları başlı başına yeterli olmuyor; zira altyapı dediğimiz temel olmadığı sürece ya tarihin tozlu ve sarı sayfalarında yerinizi alırsınız ya da sürekli dışarıdan oyuncu alıp muhasebe defterinizin sağ tarafının (giderler kısmının) bir hayli kabarık olmasını engelleyemezsiniz. Bu da yüklü bir maliyet anlamına gelir ki, can sıkıcı bir durumdur...

        Spor Toto Süper Lig, 949 Milyon Euro'luk değeriyle parasal açıdan Avrupa'nın en pahalı yedinci ligi; fakat ülke futbolu olarak altyapıda her daim sınıfta kalıyoruz. Yeterli ilgiyi gösterip tesisleşme hamlelerini atmıyoruz. Şampiyonlar Ligi gibi dev bir organizasyonda Anderlecht ve Arsenal 17-18 yaşındaki oyunculara forma şansı verebiliyorken, genç ve dinamik bir nüfusa sahip olmamıza karşın altyapıda oynayan gençlere A takımda 90+4'te görev veriyoruz.

        Vakt-i zamanında gazetelerimizde boy boy Ajax modeli haberleri verilirdi; nedense iş icraata gelince çivi bile çakılmazdı. Elbette Türkiye'de olumsuz gelişmelerin yanında olumlu gelişmeler de olmuyor değil: Bucaspor'dan ayrılan Seyit Mehmet Özkan, 2012'de İzmir'in bir diğer köklü kulübü olan Altınordu'nun başına geçmesiyle "Şeytanlar" bir anda bambaşka bir takım kimliğine bürünüverdi: U7'ye kadar uzanan altyapı hamleleri gerçekleştirdi. Yeşilyurt ile sınırlı tesislerin üstüne Selçuk ve Kuşadası'nı ekledi. Şu anda yaş ortalaması 23 olan ve tamamı yerli oyunculardan oluşan bir kadro ile PTT 1.Lig'de mücadele ediyorlar. Rol modeli olarak da Athletic Bilbao seçilmiş. Seyit Mehmet Özkan, ülkemizde 30 milyon genç olduğunu ve kendi ülkesinin insanına değer verip onlarla başarıya ulaşmak amacında olduğunu özellikle vurguluyor. Olay yalnızca tesis ve altyapıyla sınırlı kalmıyor. Ulu Önder'in "ben sporcunun zeki çevik ve âhlaklısını severim" özdeyişinden destekler nitelikte hamleleri de söz konusu; bu nedenle iyi futbolcunun, iyi birey ve vatandaştan geçeceğini ve spordaki "fair-play" erdemini de oyuncularına aşılamaya çalışıyor.

        Futboldan anlayan ya da anlamayan hemen hemen herkes Türk futbolunun iyi yönetilmediğini ve iyiye gitmediği konusunda hemfikir; fakat tarafarları olsun,yöneticisi olsun şu günlük başarı peşinden koşmak ve günü kurtarma derdinden bir türlü sıyrılamıyoruz. Genç oyuncuların kendilerini gösterme fırsatını tanımıyoruz; onları yedek kulübelerine hapsedip performanslarının düşmesine, yeteneklerinin körelmesine, belki de ekmeğini kazandığı bu oyundan soğumasına yol açan durumu görmüyoruz ya da görmezden geliyoruz. Yalnızca futbolda değil toplumsal yaşamamızda  da bu durum söz konusu... Bilinmelidir ki; başarı yağmurlu, çamurlu, karlı yollardan geçilerek ulaşılabilir. Siz hiç, belli bir mevkiye gelen insanın çiçekli yollardan geçip de oraya ulaştığını duydunuz mu?

Hazırlayan: Erkan ADAY

        Günümüzde futbol artık daha endüstriyel bir yapıya bürünmüş durumda... Eskilerde Spor-Toto gelirleri ve bilet hasılatı kulüplerin ...

15 Yaşında Bir Çocuk: Sead Haksabanovic


          Geçtiğimiz günlerde Halmstad’ın alt yapıda oynayan 15 yaşındaki bir ‘çocukla’ profesyonel sözleşme imzalayacağı haberlerini görünce çok şaşırmıştım. ’15 yahu 15’ dedim hatta içimden. Bizim ülkemizde bu yaştaki çocukların geldiği noktayı düşününce şaşırmamak elde değildi çünkü. Son 1-2 senedir bu çocuğun İngiliz takımları tarafından ciddi şekilde takip edildiğini okumuştum ama Halmstad’ın daha bu yaştayken oyuncuyla profesyonel sözleşme imzaladığını duyurması; ‘artık bu çocuğu bir araştırmalıyım’ noktasına getirdi beni. Bahsettiğim isim Sead Haksabanovic.

          Halmstad’ın Hyltebruk kentinde dünyaya gözlerini açan Bosna asıllı bir İsveçli Sead Haksabanovic. Bölgenin amatör takımlarından IF Leikin alt yapısında futbol hayatı başlayan 1999 doğumlu Haksabanovic’in Halmstad alt yapısına kazandırılmasındaki en büyük pay sahibi babası. İsveç U15 milli takımında da 4 kez forma giyen Sead, günümüz futbolunun kanat forvet tarzıyla dikkati çeken isimlerine benziyor. Forvet arkası, forvet ve kanat forvet olarak görev alabilen genç oyuncunun takipçisi hiç de az değil en başta söylediğim gibi.

          3 yıllık sözleşme imzalandı kendisiyle. Göreve yeni gelen hocası Janne Jönsson onun için olağanüstü bir  yetenek açıklaması yaparken, gelecek yıl düzenli olarak forma giyerse de şaşırmayacağını ekledi. Hakkında İsveç yerel siteleri ve forumlarında epey yorum okudum. Halmstad’dan çıkan en yetenekli isim olarak Ljungberg’i söylersek yanlış olmaz. İşte o Ljungberg’den sonra çıkması en muhtemel isim olarak Haksabanovic’in adı geçiyor çoğu yazıda. Ha şunu da söyleyelim. Eğer ki Sead önümüzdeki sezon Halmstad formasını sırtına geçirme şansı yakalarsa, Allsvenskan tarihinin forma giyen en genç oyuncusu da olacak. 17 yaş 87 gün ile eski Göteborglu Mats Lundgren bu listenin ilk sırasındaydı şimdiye kadar. Rüya gibi...


          Chelsea, Liverpool ve Manchester City’nin yakın takibinde olan genç yeteneğin amacı A takımda formayı kapmak ve ardından göstereceği gelişimle bu takımlarda üst düzey futbol oynamak. Alt yaş kategorisinde kaptanlık da yapan Sead’ın bahsettiğimiz takımlardan bazılarıyla deneme antrenmanlarına çıktığını da belirtelim.

          Tekniği, topla sürati, attığı paslar ve oyunu okuması en dikkat çekici özellikleri olarak yazılıyor. İzleme fırsatımız olmadığı için net ifadeler kullanamıyoruz ama bu kadar yazılan-çizilen bir isimi biz de buraya not düşelim istedim. 15 yaşında ve profesyonel olarak A takımda oynayacak. Gelecek sezon Halmstad’da onu izledikçe buraya ekleyeceğimiz çok şey olur elbette. Değerlenir buralar, rezerve edin derim. Şahsen ben epey heyecanlıyım bu yaştaki bir genci Allsvenskan’da izleyeceğim için.

Hazırlayan: Emrah ÇETİN

          Geçtiğimiz günlerde Halmstad ’ın alt yapıda oynayan 15 yaşındaki bir ‘çocukla’ profesyonel sözleşme imzalayacağı haberlerini ...

18 Aralık 2014 Perşembe

Allsvenskan’da Sezonun Dikkat Çekenleri (3)


Allsvenskan’da Sezonun Dikkat Çeken Performansları
        Geçtiğimiz günlerde birinci  ve ikinci bölümünü yayınladığımız "Allsvenskan’da Sezonun Dikkat Çekenleri" yazı dizisinin üçüncü ve son bölümüyle karşınızdayız. Geride kalan sezonda performansıyla dikkat çeken, sürpriz çıkışlar yakalayan ya da takımın başarısında önemli pay sahibi olan isimleri sizin için derledik. Buyrun, hep birlikte okuyalım...

Arnór Ingvi Traustason (21)
        Ne ülkesi İzlanda’da, ne de kısa süreli Norveç macerasında bu kadar etkili bir Traustason görmemiştik. Seviye atladı İsveç’te. Sezonun son kısmında sakatlık sebebiyle takımından ayrı kalsa da, süre aldığı zaman zarfında takımın en önemli hücum silahlarından birisi oldu. Uzaktan attığı etkili şutlar ve çizgiye inip açtığı etkili ortalar onu ayrıcalıklı yaptı. 3 golün yanına 5 asist ekledi oynadığı 18 maçta. Kendisinden gelen ekstra katkı sayesinde hoca Andersson’un da işi kolaylaştı. Yaşı da henüz bir adım daha ileriye gitmesi için yeterli. Bu yıl göstereceği performansa göre iyi noktalara gelebileceğini düşünüyorum.

Alhaji Kamara (20)
        Tam 1.ligimize uygun bir yapısı var Alhaji Kamara’nın. Duygusal yapısını idare etmek zor ama şansı Andersson gibi ona güvenen bir hocayla çalışması oldu Norrköping’de. Gördüğü gereksiz kartlar en büyük handikabı olsa bile, bu yılın çıkış gösteren isimlerinden oldu kendisi. 10 gol 3 asistlik katkısı ile takımının lige tutunmasında büyük payı var. Hızı, arzulu oyunu ve yeterli düzeydeki bitiriciliği 1.ligimiz için bence yeterli düzeyde. En büyük handikapları dediğim gibi kolay kartlar görmesi ve duygusal yönü.

Linus Wahlqvist ( 18)
        İsveç U19 ve daha alt yaş kategorilerinde çoğunlukla stoperde görev alsa da Wahlqvist, Norrköping’de hep bekte görev aldı. Hem sağ bek, hem de sol bekte oynadığını da ekleyelim. Açıkçası bekte de daha iyi randıman verdiğini de düşünüyorum. U19’da izleme fırsatım oldu onu stoperde, pek beğenmedim. Hücuma katkısı ve çizgiye iyi kullanması bekte onu daha iyi yapıyor. Henüz yaşı genç olmasına rağmen düzenli olarak 11’de görev alması en büyük avantajı. Geleceği çok parlak ve ilerleyen yıllarda hedefi olan bir takıma transfer yapmasını bekliyorum. Sezonu 2 asistle tamamladığını da ekleyelim.

Emil Bellander (20)
        Çok süre alamıyor Gefle’de ama oynadığı kısıtlı sürelerde stilini çok beğendiğim bir isim oldu Bellander. Merkez forvet özelliği olan 1.93’lük oyuncunun sırtı dönük iyi oyunu, ilerde top saklaması ve aniden kaleye yolladığı şutlar beğendiğim özellikleri. Hantal yapısı en büyük dezavantajı.  Geçen sezon hiç ilk 11 yapamamıştı ama bu yıl 2 kez 11 çıkmayı başardı. Yine de kısıtlı kadroya sahip Gefle’de dahi fazla forma giyememesi düşündürücü.  1 gol 2 asistle tamamladı sezonu. Bu yıl bir adım ileriye adım atabileceğini düşünüyorum, takibimde.

Joel Enarsson (21)
        Çok az süre aldı bu sezon Mjallby’de ama ben hayran kaldım kendisine ne yalan söyleyeyim. Ceza alanı içinde çok tehlikeli olan Enarsson’un 1.80 boyuna rağmen hava toplarındaki hakimiyeti dikkat çekiyor. Zıplama özelliği üst düzey. Topla ilişkisi çok iyi olmasa da, servis özelliğiyle de beğenimi kazandı epey. Norrköping’e transfer yapmayı başardı kısa sürede gösterdiği performansla. İşi kolay değil 11 yapma konusunda ama hamle oyuncusu olarak değerli olduğu kanaatindeyim.

Nicklas Bärkroth (22)
        İsveç’te değeri bilinmeyenlerden Barkroth. Norrköping’e transfer yaptı o da ama daha iyi yerleri hak ettiği kanaatindeyim. Akan oyunda topla çok iyi. Yaptığı asist sayısı 10’du bu sezon. Bu sayının 10’da kalması tamamen takım arkadaşlarından kaynaklıydı zira en kötü 15’i bulurdu bu sezonki performansıyla. Gol konusundaki sıkıntısı da yine takımla bağlantılıydı. Son sıraya demir atan bir takımda yapabileceklerinin en iyisini yaptı. Çizgiyi arkasına aldığı zaman içe kat edip rakip savunmayı fazlasıyla zorlayan ince bilekli çocuğu bu yıl Peking’de izleyeceğiz. Hayır olsun.

Jesper Karlström (19)
        Acilen transfer yapması lazım yoksa Brommapojkarna’da heba olup gidecek Karlström. Orta alanın ortasında oyunun her iki yönünü de oynayabiliyor olması ile dikkat çeken Karlström’ün uzaktan attığı etkili şutlar ile rakibin dengesini bozan ters topları en beğendiğim özellikleri. Fizik olarak da ezilmemesi ve rakibine cevap verebiliyor olması oynadığı bölge nazarında önemli. Yaşına rağmen aldığı sorumluluk çok büyük ve bunun altında kalmıyor olması da takdir edilesi. Allsvenskan’da kalması lazım. Yeteneği bunu hak ediyor.
——— Bitti ———

Hazırlayan: Emrah ÇETİN
Transfer Merkezi İsveç Temsilcisi

Allsvenskan’da Sezonun Dikkat Çeken Performansları         Geçtiğimiz günlerde birinci   ve ikinci bölümünü yayınladığımız "Alls...

Perşembe Sistem Kuponu


MAKSİMUM KAZANÇ: 556,96 TL

MAKSİMUM KAZANÇ: 556,96 TL

16 Aralık 2014 Salı

Bayburtsporlu Taraftarların Koreografisi

Bayburtlu taraftarların Fenerbahçe maçı için hazırladığı 3 boyutlu koreografi.

Bayburtlu taraftarların Fenerbahçe maçı için hazırladığı 3 boyutlu koreografi.

12 Aralık 2014 Cuma

Cuma İddaa Kuponu

PTT 1.Lig Panorama (12.Hafta)

        PTT 1.Lig'in 12. haftasında Albimo Alanyaspor, haftanın sürprizine imza atarak ligin favorilerinden Antalyaspor'u deplasmanda 4-0 yenmeyi başardı. Kayserispor, lider Osmanlıspor'u devirerek önemli bir galibiyet alırken Boluspor, Giresunspor ve Bucaspor da deplasmanda altın değerinde 3 puan alan ekipler oldu. İşte haftanın genel görünümü ve maçlar hakkındaki yorumlarımız.

Haftanın Takımı: Albimo Alanyaspor
Haftanın Teknik Direktörü: Cihat Arslan (Şanlıurfaspor)
Haftanın Futbolcusu: Serdar Özbayraktar (Şanlıurfaspor)
Haftanın Formsuzu: Antalyaspor
Haftanın Golü: Prijovic (Boluspor) ve Can Erdem'in 2.golü (Karşıyaka)

Adanaspor 0-2 Boluspor
        Adanaspor beş önemli oyuncusunu kadro dışı bıraktıktan sonra, geçen deplasmanda Albimo Alanyaspor'u yenmeyi başarmıştı. Bu hafta sahasında Tiago'dan yoksun çıkınca maçın favorisi Boluspor oldu. Boluspor kısıtlı kadrosunu en verimli şekilde kullanmaya çalışıyor. Sol bek İlyas'ın formsuzluğundan ve yaptığı bireysel hatalardan dolayı Reha hoca formayı Cengiz Umut'a verdi ve o da  hiç de fena bir performans ortaya koymadı. Benzer şekilde orta alanda Bilal'ın performansı Boluspor kadrosunu şekillendiriyor. Bilal iyi performans ortaya koyduğu için Kibong daha önde forma şansı buluyor ve maalesef Kenan yedek beklemek zorunda kalıyor. Prijovic gol attığı sürece sıkıntı yok gibi görünse de ligin güçlü ekiplerine karşı hücumda sıkıntılar yaşayabilirler.

        Maçın ilk pozisyonunda Adanaspor etkisiz kalınca Boluspor da Prijovic ders olacak şekilde bir gole imza attı. Orta alandan gelen topu saklayışı, Bilal'a oynayıp öne koşusu ve gelen ara pasa güzel vuruşu ile attığı gol hazırlanış ve vuruş açısından haftanın golü olmayı fazlası ile hak etti. İlk yarıda bir başka etkili atak geliştiren yine Boluspor'du fakat Ali Dere bunu değerlendiremedi. İlk yarının bitimine yakın Emre'nin sakatlığı Boluspor takımının moralini bozsa da oyuna dahil olan İsmail Haktan olunca Boluspor için pek bir kayıp olmadı. İkinci yarıda beraberlik için atak yapan Adanaspor'da, rakip savunma arkasına atılan topu çekip vuran Murat oldu fakat şutu etkisiz olunca top kaleci Özkan da kaldı. Boluspor bu atağa Ali Dere ile karşılık verdi Ali Dere'nin şutu kaleci Evren'in ufak bir müdahalesi ile üst direkten oyun alanına döndü. Boluspor'un hızlı hücumları Adanaspor savunmasına hatalar yaptırdı ve Boluspor arka arkaya pozisyonlar buldu. Prijovic'in topla içeri girip vuruşu Boluspor'a ikici golü getirdi. Maç içinde ve maç sonu yaşanan olaylar Büyük Adanaspor camiasına yakışmayacak olaylar. Başkan'ın basın toplantısına katılıp kulübü bırakıyorum demesi Adanaspor'u büyük bir bilinmezliğin içine soktu.

Karşıyaka 2-2 Denizlispor
        Karşıyaka'da Yusuf hoca savunmasını bir türlü tutamıyor. İçeride kazanabileceği en güzel maçlardan bir olan Denizlispor müsabakasından bir puanı zor çıkardı. Maçın henüz başında Karşıyaka savunma oyuncuların ve ön liberoların hataları kalelerinde pozisyon görmelerine neden oldu. Kaleci Kazım'ın uzun degajına iki ön libero beraber çıktı ve savunma arkasına sarkan topa ağır iki stoper hata yapınca Yordanov kaleciyi de geçip golünü attı. Karşıyaka serbest atıştan Shukurov ile gole yaklaştı fakat Kazım başarılıydı. Defansta hata yapan bu defa Denizlispor oldu ve önce savunma yerini kaybetti ardından Kazım hamle hatası yapınca penaltıya sebep oldu ve Can Erdem penaltı golü ile skora eşitlik getirdi. Karşıkaya savunmasının arkasına atılan her top pozisyon oldu ve bu durum ikinci yarıda devam etti, Yordanov ortaya çıkardığı topu, Karşıyaka savunması önce hamle yapmakta zorlandı sonra pozisyon hatası yapınca Genkov hayatının en kolay gollerinden birini attı. Can Erdem savunmanın hatalarını kapatmaya devam etti ve önce şutu kalecide kaldı ardından haftanın en güzel gollerinden biri olacak şuttu attı ve skora eşitlik getirdi. Beraberlikten sonra Denizlispor atakları devam etti, bariz savunma hatalarına rağmen gol gelmeyince her iki takım birer puana razı oldu.

Antalyaspor 0-4 Albimo Alanyaspor
        Mehmet hocanın istifası sonra henüz yeni teknik direktör ile anlaşamadığı için teknik direktörsüz çıktığı maçta Albimo Alanyaspor sergilediği güzel oyun ve yakaladığı skor ile haftanın takımı olmayı fazlası ile hak etti. Maçın henüz başında Antalyaspor'un bariz üstünlüğü vardı ve çok net pozisyonlar buldu, özellikle Diarra ve Gökhan Karadeniz ile. Albimo Alanyaspor ise ilk girdiği pozisyonda Sinan Özkan'ın sağdan ortasına Ayite kayarak müdahale etti ve takımının ilk golünü buldu. Antalyaspor savunma oyuncuları rakibe ne kadar uzak oynadılarsa Albimo Alanyaspor stoperleri rakibe o kadar yakın oynadı üstelik Koray takımına birde gol kazandırdı. Hami hoca skoru çevirmek için ne kadar hücum oyuncusu varsa oyuna aldı, fakat en temel sorunları olan savunmaya bir türlü çözüm bulamıyor. 

Elazığspor 1-2 Giresunspor
        Elazığspor Murat'ın yokluğunda orta alanda Bilica'ya forma vererek, ve Onur Güney'i önde oynatmaya devam ederek sahada üstünlüğü rakibine verdi. Buna rağmen karambolda hücuma çıkan Erdinç takımını öne geçirecek golü buldu. İkinci yarıya ev sahibi takımda oyna Murat Tosun dahil oldu ve Noyan oyundan çıkan oyuncuydu. İkinci yarıda da her iki takım serbest atışlardan gol aradı ve golü bulan Giresunspor takımından Alican oldu. Golden hemen sonra Alican çok net pozisyonda topa iyi vuramayınca ikinci golden oldu. Karşılıklı Mehmet Çakır ve Çağrı'nın şutları gol getiremeyince sahneye Elazığspor savunma oyuncuları ve hakem girdi. Uğur'un soldan savunma arkasına attığı yüksek topta savunma oyuncuları ofsayt diye durdu. Anton net bir şekilde yüksek gelen topu kolu ile indirdiği halde hakem kısa mesafede görmesine rağmen devam demesi ve Anton'un öne çıkan kaleciden aşırtacak vuruş yapması Giresunspor'un ikinci golünü getirdi. Erdinç maç biterken gördüğü ikinci sarı karttan kırmızı kart gördü.

Şanlıurfaspor 2-1 Altınordu
        Maça etkili başlayan takım Altınordu oldu ve rakip savunma arkasına atılan topa koşu yapıp topla buluşan Erdoğan düzgün bir vuruş ile takımını öne geçiren golü attı. Ş.Urfaspor sahasında taraftarının desteğini arkasına aldığı maçta, oyuna etki eden en önemli olaylar Cihat hocanın devre arası yaptığı iki değişiklik ve Tolgahan'ın yaptığı büyük hataydı. Cihat hoca Kenan ve Youssef'i çıkartıp Volkan ve Serdar'ı alması oyunun gidişatını değiştirdi. Serdar önce Topa sahip olan Tolgahan'a pres yapıp kazandığı topu gol yaptı ardından karambolda boşta kalan topa dönerek vurup skoru belirleyen golü attı ve takımına üç puanı getirdi. Altınordu beraberlik golü için atak yaparken dönen topu kazanıp uzak mesafeden etkili vuran Göksu'nun şutu direğe takılınca maç bu skor ile bitmiş oldu.

Manisaspor 1-3 Samsunspor
        Samsunspor yaşadığı ekonomik ve yönetimsel problemlerden dolayı en önemli oyuncularından Umar'ı kaybetti. Umar gibi devre arası oyuncuların ayrılacağı duyumları içinde Manisa deplasmanında çok önemli bir oyun ortaya koydular ve farklı kazanmayı bildiler. Manisaspor ise en önemli oyuncuları Tayfun Cora, Mustafa Sarp ve Subasic'i bir türlü oynatacak duruma getirmedi ve zaten yetersiz olan kadro, bu oyuncuların yokluğu ile daha da zayıf bir duruma geliyor. Maçta Samsunspor'un ilk ciddi atağında Murat sağdan orta yaptı ve kaleci Bayram savunma oyuncuları üzerine çıkıp hata yapınca top Recep Niyaz'ın önünde kaldı ve Recep düzgün bir vuruş ile golü buldu. Mustafa Sevgi orta saha çizgisinin on metre ilerisinde kullandığı taç ataşında kamera ekranında görünen sekiz Manisaspor oyuncusunun da pozisyonlarının yanlış olduğu görüldü. Hasan, rakibin takım halindeki pozisyon hatalarını affetmedi ve öne koşu yapan Mbilla'ya çok rahat bir pas verdi. Mbilla da savunma hatasını affetmedi güzel bir vuruş ile farkı ikiye çıkardı. Samsunspor'un savunmadan uzaklaştırmaya çalıştığı topta yine takım halinde savunma problemi yaşayınca Manisaspor kalesinde üçüncü golü gördü. Mbilla desteğe gelen Musa'ya bıraktı ve Musa Aydın takımına gol kazandırmaya devam ediyor. Maçın skorunu belirleyen golü Milijas serbest atıştan kaleciyi ters köşeye göndererek kaydetti.

Orduspor 1-3 Bucaspor
        Ligin ekonomik ve yönetimsel sorunlar yaşayan iki takımından kazanan deplasman takımı Bucaspor oldu. Orduspor Ziya hoca ile ilk maçına çıktı ve sorunların büyüklüğü net bir şekilde ortaya çıktı. Teknik direktör değişikliğinin kısa sürede etki etmeyeceği belli oldu. Bucaspor aradığı golü kornerden gelen topa iyi vurun Nsaliwa'nın vuruşu ile buldu. Orduspor bu gole kısa sürede Yasin ile cevap verince umutlandı fakat Bucaspor rakibin zayıf yönlerini çok iyi incelediğini ve bu yönde bir oyun sergilediğini ilk yarı bitmeden gösterdi, bu defa sahneye Bucasporlu Yasin devreye girdi takımını bir kez daha öne geçiren golü attı. İkinci yarıda Orduspor'un atakları vardı. Çağlar kalesinde başarılı bir maç çıkarırken, Landel'in Luiz nasılsa penaltı yaptırıyor ve her maç Bucaspor aleyhine nasılsa penaltı çalınıyor tarzı kendini yerine bırakmasını hakem yutmadı ve Landel'in kendisini yanılttığına yönelik sarı kartı verdi. Bucaspor taktiğini bozmadı ve yine savunma arkasına yüksek bir orta bu defa dokunan İskender oldu ve maçının skorunu belirleyen golü attı.  

Kayserispor 3-1 Osmanlıspor
        Haftanın en önemli maçında, olaylar maç sonu dahi devam etti. Alt lige de maç yönetince oyuncularla kötü bir iletişim kurup kötü bir yönetim sergileyen Fırat Aydınus'un bu maça neden verildiğini anlamış değilim. Kayserispor golü korner atışından sonra oluşan karambol de Simic ile buldu. Top çizgiyi geçip geçmediği düşünülürken yan hakem orta çizgiye koşarak golü verdi. Osmanlıspor'un sağdan geliştirdiği topa Mehmet Yıldız müdahale etti, yükselen top Simic'in göğsüne çarpınca Fırat Aydınus penaltı verdi ve maçta gerilim başladı. Muhammet Reis penaltı golü skora eşitlik getirdi. Kayserispor Anıl ile kullandığı serbest atışta Cemil çok az olsa da ofsayt pozisyonunda olunca yan hakem iyi yakaladı ve golü iptal ettirdi. Muhammet Reis topla dönerken topu ayağından fazla açtı ve rakibinin geldiğini görünce kayarak müdahale etti fakat topa hükmeden İbrahim olunca Muhammet büyük bir hamle hatası yaptı, Fırat Aydınus direk rakibe yapılmış bir hareket olarak değerlendirip Muhammet Reis'i kırmızı kart ile attı.

        Eksik kalan rakibine karşı gol arayan Kayserispor da Biseswar uzaktan etkili vurdu, kaleci Ahmet'in çeldiği topu tamamlayan Nobre oldu. Osmanlıspor'un kullandığı kornerde Görkem yerde kaldı ve Osmanlıspor bir kez daha penaltı atışı kullandı. Reis kırmızı kart ile atılınca topun başına Bilal Aziz geldi ve top direkten döndü. Maçın skorunu belirleyen Biseswar oldu ve önündü bulduğu top ile hızlı hücuma çıkıp golünü kaydetti. Maç sonu basın toplantısında Osman hocaya ile basın arasındaki tartışmalar sonunda hafta içi Osman hoca bir basın açıklaması ile olaylara açıklık getirdi ve özür diledi.

Gaziantep BBSK 1-0 Adana Demirspor
        G.Antep BŞBS evinde, ligde üst sıralarda yer alan rakibine karşı kazanarak ilk altı için tekrardan umutlandı. Maçın henüz başında Köksal ile bulduğu golü maç sonuna kadar korumayı bildi. A.Demirspor aradığı beraberlik golünü bulamayınca ikinci yarıya Hüseyin Kala - Oğuzhan değişikliği geldi. Fakat maçta değişen bir şey olmayınca Beykan ve Özgürcan da oyuna dahil oldu. Tüm bu değişiklikler yapılması gerekliydi fakat Özgürcan oyuna daha erken girebilseydi daha verimli olabilirdi.

Hazırlayan: Namet ATEŞ
UEFA A Lisanslı Teknik Direktör

        PTT 1.Lig'in 12. haftasında Albimo Alanyaspor, haftanın sürprizine imza atarak ligin favorilerinden Antalyaspor'u deplasma...

8 Aralık 2014 Pazartesi

Bölgesel Amatör Lig Raporu

        Bölgesel Amatör Lig'de heyecan her geçen gün artıyor. Her gruptan sadece 1 takımın çıkacağı maçlarda artık hataların telafisi yok. Ligin ilk devre bitimine 1 hafta kaldı ve gruplardaki şampiyon adayları yavaş yavaş belli olmaya başladı.

        BAL 1.Grup'ta şampiyonluk yarışı gayet rekabetli, her takım her geçen gün daha iyi oynuyor, şampiyonluk yarışı iyice kızışıyor. Grupta lider 25 puanla Cizrespor gözükse de 2. sıradaki 12 Bingölspor'un Hasköy Yıldızspor maçı ile ilgili karar açıklanmadığından liderlik konusunda net bir şey diyemeyeiz. Grupta en avantajlı ekipler Tatvan GB, Cizrespor ve 12 Bingölspor. Bu ekiplerin birbirleri ile oynayacakları maçlar kuşkusuz şampiyonu belirleyecek. Belki bu grupta bir Mardinspor sürprizi de beklenebilir.

        BAL 2.Grup'ta şampiyonluk için ilk 5 takımın şansı çok yüksek. Lider Serhat Ardahanspor liderlik konumunda fakat grupta liderlik her an el değiştirebilir. Sırasıyla arkasından gelen ekipler Görelespor, Yomraspor, Beşikdüzüspor ve Karaderespor. Bu grupta birşey söylemek için henüz çok erken...

        BAL 3.Grup'ta Kilis Belediyespor namağlup lider, ikinci sırada Dersimspor bulunuyor, Karaköprü Belediyespor ve 44 Malatyaspor onları takip eden ekipler. Şampiyonluk yarışında Kilis ekibi avantajı elinde bulunduran takım ama puan farkı az olduğundan Dersimspor da her an liderlik koltuğuna oturabilir. Şampiyon olan takım bence Dersim yada Kilis ekibi olur fakat 2.yarı oynanacak maçlar ve fikstüre baktığımızda bu 2 takım dışında bir ekibin de sürpriz yapma şansı var.

        BAL 4.Grup'ta işler karışık bir durumda. Lider şu an maç fazlasıyla Kozan Belediyespor fakat ikinci ve üçüncü sıradaki Meski ve Dörtyol Gençlerbirliği grubun en iyi futbol oynayan ekipleri. Kozan Belediyespor diğer ekiplere göre daha açık bir futbol oynuyor fakat çok gol atan değil 3 puan alan şampiyonluğa uzandığı gerçeğini uınutmamak lazım.. Diğer ekiplere baktığımızda Ceyhanspor ve Osmaniyespor da ligin iddialı ekiplerinden...

        BAL 5.Grup'ta ise Kastamonuspor durdurulamıyor. Türkiye'nin en çok gol atan ekibi adım adım 3.Lig'e koşuyor fakat rakipleri de en az onun kadar sağlam.Yeni Amasyaspor, Güzelorduspor da Kastamonuspor ile birlikte grubun iddialı ekipleri. Şampiyonluğu belirleyecek maçlar ise Kastamonuspor-Amasyaspor, Güzelorduspor-Amasyaspor ve Güzelorduspor-Kastamonuspor arasında olacak. Özellikle Güzelorduspor bu maçları iyi değerlendirirse liderliği alabilir ama en başta dediğim gibi şu anki durumuna bakarsak Kastamonuspor'u durdurmak zor.

        BAL 6.Grup'ta ise liderlik yarışı yavaş yavaş kopmaya başladı hatta koptu diyebiliriz. Lider Zara Belediyespor koptu gidiyor fakat bana göre ligin sessiz lideri Altındağ Belediyespor'u da gözardı etmemek lazım. Bu 2 takım şampiyonluk yolunda yarış içindeler zaten fakat Yozgatspor da bu yarıştan henüz kopmuş değil. Bağlumspor, Y.Kırşehirspor ve MKE Kırıkkalespor'un ise işleri zor, artık sürpriz peşindeler.

Uşakspor-Afjet Afyonspor maçından.
        BAL 7.Grup'ta BB Bodrumspor 28 puanla birinci sırada, ikinci sırada 24 puanla Uşakspor ve arkasında 22 puanlı Muğlaspor, Afjet Afyonspor ve Sarayköyspor bulunuyor. En avantajlı ekip BB Bodrumspor gibi görünse de ligde 4.sırada bulunan Afjet Afyonspor'a herkesin dikkat etmesini istiyorum, büyük çıkış yakalayan ekip bana göre Bodrumspor'la grupta yarışacak ekip. Namağlup Uşakspor ve ikinci sıradaki Muğlaspor da puan hesaplamalarını iyi yapıp hata yapmazlarsa şampiyonluk şansları var.

        BAL 8.Grup'ta ilk 3 sırada yer alan 3 takımın da henüz mağlubiyeti yok. Lider Atillaspor onu izleyen Manisa BBSK ve üçüncü Didim Belediyespor. Bu üç takımın arasında geçecek şampiyonluk yarışı baya karışık. Kendi aralarında yapacakları maçlar liderliği belirleyecek gibi görünüyor.

        BAL 9.Grup'ta işler gerçekten çok karışık 14 takımdan oluşan grupta 6-7 takımın şampiyon olma ihtimali var. Belli bir takımı favori göstermek ya da diğerlerine göre avantajlı demek çok zor. Şu an gayet dengeli bir şekilde ilerliyen grupta yarışın son haftaya kadar süreceğini tahmin etmek zor değil.

        BAL 10.Grup'ta Kütahyaspor doludizgin ilerliyor. 12 maçta sadece 2 gol yiyen ekip 30 puan topladı. Arkasında gelen güçlü ekipler ise Düzcespor, Karasuspor ve Serdivanspor ama bu takımların liderliği alabilmesi için önce Kütahyaspor'a çelme takmaları lazım, -ki bu da çok zor görünüyor.

        BAL 11.Grup'ta ise ilk 6 ekip diğer ekiplerinden şimdilik kopmuş durumda. Çengelköyspor, Arnavutköy Belediyespor, Kozlu Belediyespor, Tekirdağspor, Kocaelispor ve Velimeşespor şampiyonluk yarışına devam ediyor. Eski günlerine dönme hedefinde olan Kocaelispor, bugünkü Tekirdağspor maçında olduğu gibi tüm maçlarını dolu tribünler ve taraftarlarının müthiş desteği önünde oynuyor. Ligde şu an Çengelköyspor'un ardından 2. sırada yer alan Körfez ekibi, şampiyonluğun en önemli adaylarından.

Hazırlayan: Mete EKİZ

        Bölgesel Amatör Lig'de heyecan her geçen gün artıyor. Her gruptan sadece 1 takımın çıkacağı maçlarda artık hataların telafisi ...